Küresel mali piyasalar temkinli iyimser; Türkiye’de ise ibre terse döndü!

Küresel mali piyasalar dün olumsuz başladığı günü iyimser bir şekilde tamamladı. Haftanın ilk iş günü, FED cephesinden iki politika yapıcının faiz oranı görünümüne ilişkin piyasaların moralini bozan açıklamaları ardından, dün konuşan FED Başkanı Powell’ın FED’in gelecekteki sıkılaştırma planları hakkında hiçbir ipucu vermemesi, piyasalara yeniden rahatlama sağladı.

Bu noktadan sonra, piyasalar artık yarın ABD’de açıklanacak enflasyon verisini takip edecektir. Hatırlanacağı üzere, ABD’de Haziran ayında %9,1 seviyesine yükselerek son 40 yılın zirvesini test eden tüketici enflasyonu, FED’in almış olduğu önlemler ile soğumaya başlayarak Kasım ayında %7,1 seviyesine geldi. Perşembe günü açıklanacak manşet verinin yıllık bazda %6,5 ; çekirdek enflasyonun ise %5,7 seviyesine gerilemesi bekleniyor.

Öngörülenden daha iyi sonuçlanacak bir veri hâliyle enflasyonun tepe yaptığı görüşünü ve FED’in de ayağını gaz pedalından çekeceği beklentisini perçinleyerek risk iştahını da artıracaktır. Piyasalar ile FED’in aynı çizgide olmadığını son dönemlerde sıklıkla tekrar ediyoruz. Daha doğrusu piyasalar FED’e inanmıyor. FED’de dizginleri gevşetmemek adın (enflasyonla mücadele yolunda kredibilite kaybetmemek) tonunu yüksek tutuyor. Piyasalar, FED’in 1 Şubat tarihinde sonuçlanacak olağan politika toplantısında 25 baz puanlık bir faiz artırımına soyunacağına kesin gözüyle bakarken, nihai faiz oranı (terminal rate) Haziran ayına kadar %5’in biraz altında görünüyor.

Başkan Powell’ın dün piyasaları bozacak herhangi bir şey söylememesine paralel ABD borsaları geceyi yükselişle tamamladı. Risk iştahı denince akla gelen teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq endeksi %1 yükselerek başı çekti. EUR dolar karşısında ön plana çıkardığımız 1,0740 seviyesinin etrafında bir sonraki hareket yönünü tayin etmek adında Perşembe günü açıklanacak enflasyon verisini beklerken, kıymetli madenler olumlu görünümlerini korumak koşulu ile dünü yatay tamamlarken, altın gümüş rasyosunun altın lehine ilerlemeye devam ettiğini görüyoruz. Rasyonun 79 seviyesinin üzerine çıkmasını gümüş açısından sevimsiz bulduk. Rasyonun yükselmesi, 1 ons altın almak için daha fazla gümüş (79) vermek gerektiğini anlatıyor.

Brent cinsi petrolün varil fiyatı senenin ilk haftasını gerileyerek tamamlaması ardından ikinci haftayı Çin’in covid sonrası sınırlarını açması ile (artacak talep) 80 dolar/varil seviyesinde karşıladı. Teknik mânâda, petrol cephesinde 77 dolar seviyesinin altında 63 dolar seviyesine doğru alıcı konumda olmak üzere pusuda bekliyoruz. Direnişin parası Bitcoin henüz kış uykusundan uyanmadan 17bin dolar seviyesinin civarında haftalardır salınmaya devam ederken, Coinbase dün yaptığı açıklamada, kripto para borsası için geçen yıldan bu yana üçüncü tur işten çıkarmalara işaret eden yeniden yapılandırma planının bir parçası olarak yaklaşık 950 kişiyi veya işgücünün %20’sini işten çıkaracağını söyledi!

Türkiye cephesinde ise döviz kuru ve tahvil faizleri dün sakin bir seyir izlerken, roketin yakıtı bitme emareleri sergileyen Borsa İstanbul dünkü günü de koyu kırmızıda tamamladı. Ana endekste düşüş %3,5 seviyesinde gerçekleşirken, otoritenin bilançosunda %50’den fazla yabancı para mevduat taşıya bankalara getirdiği ilave tahvil tesis etme yükümlülüğünü ardından bankacılık hisseleri %4,5 düştü. Yıllık raporumuzda da söz ettiğimiz üzere, dolar bazında borsa endeksi için 300 dolar seviyeleri (tepe ile dip seviyenin %50 düzeltmesi) bizim için açıkça iyi bir sinyal oldu. İç dinamikleri ile kendi yağında kendi ciğerini kavuran -enflasyondan kaçan yerli yatırımcılar ile yükselen- Borsa 100 endeksi, son zamanlarda aşırı alım noktasına gelmişti. Hatta, bir adım daha ileri gitmek gerekirse, yabancı yatırımcının 2022’de 4 milyar dolar değerinde hisse senedi sattığı hatta hissedarların da hisse sattığı bir ortamda olan sürü psikolojisine kapılan küçük yatırımcıya olacağından endişe ediyoruz.

Herhangi bir piyasa yansıması olmasa da, Türkiye’de dün açıklanan sanayi üretim endeksi Kasım ayında pandemiden bu yana ilk kez düşüş kaydederek yıllık bazda %1,3, aylık bazda ise %1,1 oranında geriledi. Açıkçası bizler için çok da şaşırtıcı olmadı keza, PMI, tüketici güven endeksi ve elektrik tüketimi de yavaşlamaya işaret ediyordu. Öte yandan, dünya Bankası 2023 yılı küresel büyüme tahminini %3 seviyesinden %1,7’ye indirirken, olası yeni şokların resesyona neden olacağını belirtti. Türkiye için öngörülen 2023 tahmini ise 0,5 puan düşüşle %2,7 yönünde oldu.

Yeni gün başlangıcında, Asya borsları da, FED Başkanı Powell’ın konuşmasında faiz politikası hakkında konuşmaktan kaçınması ama enflasyonla mücadelede FED’in bağımsız olması gerektiğini söylemesinin ardından rahatladı. Gösterge endeks Tokyo borsası %1 yukarıda işlem görüyor. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde yatay bir seyir görülüyor. Her ne kadar gözler yarın açıklanacak ABD enflasyon verisinde olsa da, bugünün veri takviminde içeride cari işlemler dengesi, dışarıda ise İngiltere sanayi üretimi ve ABD Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi bulunuyor.

iktisatbank.com