İris Cibre: SİZ BU OPERASYONU KİME ÇEKTİNİZ?
2 Ağustos 2022Geçen sene mart ayının ortalarıydı… Bir gazete dikkat çekici bir manşetle çıktı: “Bu operasyonu kim adına çektiniz?”
Haberin içeriği üç aşağı beş yukarı şöyleydi: Tüm dünya faizin etkisini azaltmaya çalışıyordu. Bizim Merkez Bankası ise faiz artırarak faiz lobisine destek atıyor, vurkaççılara koltuk çıkıyor, sanayiciye finansman sıkıntısı ve üretim ve ihracatta yavaşlama vaderek köstek oluyordu.
O dönemde politika faizi 19% iken ihtiyaç kredi faizleri en yüksek 20%, ticari krediler ise 21%’i görmüştü.
Fakat, haberde piyasayı bitiriyorlar diye veryansın ediliyordu.
Çok geçmeden, ülkeye operasyon çektiği iddia edilen Merkez Bankası Başkanı görevden alındı. Yerine aldırıldığı kararlarla moralimizi bozan fakat açıklamalarıyla sinirden güldüren Sn. Kavcıoğlu geldi. Önce altı ay bekledi; ardından harekete geçti ve politika faizini 4 ay içinde 500 bps indirerek 14% e çekti.
Peki, şu an ihtiyaç ve ticari krediler ne durumda? Sırasıyla 34% ve 29,75%; fakat rotatif kredilerin 55% seviyelerini de bulduğunu duyuyoruz.
Bugün yine aynı gazetede bir veryansın daha gördük. Bu defa parmak gösterilenler sanayici ve hatta bireysel yatırımcı. Tamamen yanlış datalarla, üstelik ekonomi yönetiminin aldığı kararlarla mevcut durumun alakası yokmuşçasına sermaye kontrolü diye bağırıyordu yazı.
BDDK’nın aldığı aktif/hasılat 15% üzeri döviz bulundurulmaması kararına atfen sınırın bu kez 5%’e indirilmesini ve hatta bu kısıtlamanın bireysel yatırımcılara da getirilmesini salık veriyordu. Gazetenin verdiği datalar ise akla zarardı ve hatta Kavcıoğlu ve Nebati’nin en övündükleri icraatlerinden biri olan KKM dolayısıyla düşen yabancı para mevduatlarının bile tersine 6 ayda 50 Milyar USD arttığını da öne sürüyordu. Fakat, KKM’yi Dolar mevduatı saymazsak -ki tabii öyle saymalıyız- gerçekten de YP Mevduatı 23 Milyar USD düşmüştü.
BDDK’nın aldığı kararın ne kadar hatalı olduğunu günlerce tartışmıştık.
Ne demiştik?
Bu karar yüzünden zaten ithalata bağımlı olan üretici, ihracatçı, FX açık pozisyonunu hedgeleyemez, bugün satıp yarın alarak operasyonel maliyeti yazar ve kur riski alarak sermayesini eritir. Finansman sıkıntısı çeker, bazıları batma riski ile karşı karşıya gelir. Bazı şirketler döviz gelirlerini yurt dışı SPV şirketlerde tutar vs vs dedik, dinletemedik.
Şimdi sanayi şirketleri faiz indirimi sonrası finansman sıkıntısı çekiyor.
Düşen tahvil faizleri ve enflasyona endeksli tahviller ile bankalar karlarını yüzde 300’ler oranında katlıyor.
KKM’ye kadar YP mevduatları rekor kırıyor, KKM sonrası ise yabancı para ve yabancı paraya endeksli mevduatlar rekora devam ediyor.
Varlık fiyatları arşa çıkabilen helyum balonları ile uçuyor.
Gelir dağılımı bozuldukça bozuluyor, profesör maaşı yoksulluk sınırı altında, ülkenin 50% si açlık sınırı altında yaşıyor.
O zaman, bu kez de ben manşet atıyorum,
Siz! Bu operasyonu kime çektiniz?