Dünya Ekonomisi
Açık Oturum: Savaş, kuyruklar ve Türkiye ekonomisi – Kamil Yılmaz, Güldem Atabay ve Kerim Rota ile söyleşi
338’inci Medyascope Açık Oturumu’nda Edgar Şar, konukları Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, ekonomist Güldem Atabay ve Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim…
338’inci Medyascope Açık Oturumu’nda Edgar Şar, konukları Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, ekonomist Güldem Atabay ve Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota ile Rusya-Ukrayna savaşının halihazırda krizde olan Türkiye ekonomisi üzerine etkilerini konuştu.
“Türkiye net gelir kaybı yaşayacak”
Prof. Dr. Kamil Yılmaz, savaşın Türkiye ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerini şöyle vurguladı: “Savaşın özellikle turizm, tekstil ve gıda maddelerinin ihracat ve ithalatı üzerindeki etkileri, Türkiye’nin net bir gelir kaybı yaşamasına sebep olacak. Hükümetin yeni ekonomi modeliyle cari fazlaya geçme planı, TL’nin değer kazanması, enflasyonun azalması, bir sonraki yıla tek haneli enflasyonla girmeyi hedefliyordu ve bu şekilde seçime gidilecekti. Ancak bu planda maalesef Ukrayna’daki savaş ihtimali ve FED’in faiz arttırması gibi dışsal etkileri göz önünde bulunduran bir B planı yapılmadı.”
Mevcut durumun vahametini şu anda hükümetin de kabul ettiğini belirten Prof. Yılmaz, toplumsal kesimlerin mevcut şartlarda ekonomik faaliyetlerini devam ettirmekte çok zorlanacağını ve her alanda KDV’nin yüzde 1’e düşmesi gibi bir talebin ortaya çıktığının altını çizdi. Ancak Yılmaz’a göre bu dahi uzun vadede bir çözüm olmayacak: “Şu an yaşadığımız enflasyon sorunu, artan petrol fiyatlarıyla birlikte daha da artacak ve maalesef hükümetin para politikaları konusunda yaptığı hatalar sebebiyle biz bu artışı çok daha fazla yaşıyoruz.”
“Hükümet için buradan çıkış çok kolay değil”
Ekonomist Güldem Atabay ise gelinen noktada enflasyonun en büyük ekonomik sorun olduğunun altını çizdi: “Hükümetin uyguladığı yeni ekonomi modeli ve kur korumalı mevduat uygulamasıyla yaz aylarında bir cari fazla verme umudu vardı ancak mevcut küresel durumda bu mümkün olmayacak ve hatta enflasyonun giderek artacağını söylemek mümkün. Rusya ve Ukrayna arasında bir barış sağlanması durumunda dahi, Rusya’ya uygulanan yaptırımlar kolayca geri çevrilemeyeceği için önümüzdeki aylarda resmi enflasyonun yüzde 80’lere dayanmasını bekliyorum.”
Politika faizi indiriminin önümüzdeki aylar için muhtemelen rafa kalktığını söyleyen Atabay, “Maalesef artık faizi artırmak da sorunu tam anlamıyla çözebilecek bir araç olmaktan çıktı. Bu da önümüzdeki süreçte büyüme ve gelir dağılımı bozukluğunda sorunların büyümesi anlamına geliyor. Hükümet açısından bu krizden çıkış çok kolay görünmüyor” dedi.
“Savaş gerekçe gösterilerek para politikası değişebilir, faiz artırılabilir”
Gelecek Partisi Ekonomi Politikaları Başkanı Kerim Rota, kur korumalı mevduat uygulamasının yaza kadar kurdaki oynaklığı azaltacağı ve yaz aylarındaki turizmle rahatlama sağlanacağı beklentisine dayanan hükümet planının Ukrayna’daki savaş gibi büyük bir dışsal etkiyle sekteye uğradığını söyledi. Bunun Türkiye için beş alanda büyük sorun yaratacağını belirten Rota, şöyle devam etti: “Turizm, dış ticaret ve cari denge, enflasyon, kur ve bütçe alanlarında Türkiye ciddi sorunlar yaşayacak. Barış görüşmelerinde bazı adımlar atılsa dahi ambargonun geri çevrilmesi kolay olmayacak. Barış olmazsa ise özellikle döviz artışının kur korumalı mevduat uygulaması üzerinde yaratacağı yük ile kısmen ortodoks ekonomi politikalarına geri dönülüp savaş gerekçe gösterilerek faiz artırılabileceğini öngörüyorum.”
“Yoksulluk bu durumdayken, bildiğimiz krizden çıkış politikalarını uygulamak mümkün değil”
Muhalefetin iktidara gelmesi durumunda uygulaması gereken politikaların, Türkiye’de derinleşmiş olan yoksulluğu mutlaka göz önünde bulundurması gerektiğini söyleyen Rota, “Bütçe meselesinin tam anlamıyla rayına oturması bu sebeple muhalefet için bir ikinci dönemi gerektirecek gibi görünüyor” diye konuştu.
Muhalefet partilerinin ortak bir ekonomi politikası oluşturup oluşturamayacağı konusunda ise Rota, “Bu ay sonundaki buluşmada liderler nasıl bir ilerleme kaydedileceğini görüşüp, karara bağlayacak” hatırlatmasında bulundu.
Türkiye’nin bir koalisyon hükümetinden korkmaması gerektiğini belirten Rota, “Şu anda da aslında bir koalisyon ile yönetiliyoruz ama bu koalisyonun protokolü halka açıklanmış değil. Yol haritası şeffaf, kapsayıcı bir koalisyon aslında mevcut durumda Türkiye’nin en ihtiyacı olan şey” dedi.