Korku endeksi VIX 2 yılın zirvesinde: Sert iniş riski artıyor

Haftanın ilk iş gününde dolar karşısında tüm zamanların en düşük seviyesine inen İngiliz Sterlin’i, piyasaların odağında yer almaya devam ediyor. Cuma günü, İngiltere hükümetinin devreye aldığı beklenmedik düzeyde genişlemeci maliye politikaları (40 yılın en büyük vergi indirimleri), Sterlin’i âdete yerle yeksân etti. Bültenlerimizde hemem hemen her gün uyardığımız üzere, GBPUSD paritesinde covid-19 döneminde test edilen 35 yılın dibi 1,1410 seviyesine dikkat edilerek aşağı yönlü geçilmesi halinde ilk etapta 1,05 devamında ise ‘parite’ seviyesinin teknik olarak hedefleneceğini belirtmiştik.

GBPUSD paritesini dün sabah Asya işlemlerinde tüm zamanları en düşüğü olan 1,0382 seviyesine kadar iten gelişmenin arkasında, enflasyonun neredeyse çift hanede olduğu bir ekonomide (Temmuz %10,1 ; Ağustos %9,9) hükümetin vergi indirimleri ile genişlemeci bir maliye politikası izleme kararı -tıpkı Türkiye’de olduğu üzere- ortodox olmayan politikalar olarak ele alınarak Sterlin üzerinde var olan baskıyı daha da artırdı. Dün gün içerisinde, İngiltere Merkez Bankası (BoE), yaşanan gelişmeler ardından faiz oranlarını değiştirmekte tereddüt etmeyeceklerini ve tahmin edeceğiniz üzere piyasaları “çok yakından” izlediklerini dile getirdiler. BoE’dan gelen açıklama sonrası 1,07’li seviyelere kadar toparlanan Sterlin’de riski hâlen daha aşağı yönlü görüyoruz.

Elbette, Sterlin’in düşüşünün bir diğer nedeni ise kısmen de olsa 20 yılın zirvesine ulaşan dolar gücünden kaynaklanıyor. Dolar endeksinin içinde ~ %12 paya sahip Sterlin’in sert gerilemesi ile DXY dün 114,5 seviyesini test ederek son 20 yılın yeni en yüksek seviyesine ulaştı. Uzun bir zamandır, teknik bir bakış açısıyla doların süper döngüsüne paralel yükselmeye devam edeceğini ve 109,1 seviyesinin aşılması ile yukarıda 121 seviyesinin hedefleneceğini paylaşmıştık. Hâlen daha aynı görüşümüzün arkasındayız.

İngiltere hükümetinin açıkladığı mega düzeyde vergi indirim paketi ardından hâlihazırda yükseliş eğiliminde olan küresel tahvil faizleri, âdeta üzerlerine benzin dökülmüş misali dün de kuzeye ilerlemeye devam etti. ABD’de faiz oranı değişikliklerine daha duyarlı olma eğiliminde olan 2 yıl vadeli Hazine getirileri, 15 yılın en yüksek seviyesi olan %4,3’e yükselirken, İngiltere’de 2 yıllık tahvil getirisi 2008 küresel kriz dönemine geri dönerek son 5 günde %50’ye varan bir yükselişle %4,5 seviyesini aştı.

ABD borsaları geceyi yine düşüşle tamamladı. En büyük 500 şirketin işlem gördüğü S&P 500 ve teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq endeksleri rekor seviyelerinden sırasıyla %23 ve %32 düşerek, piyasalar cephesinde %20’den fazla düşüş anlamına gelen ‘ayı piyasasına’ dün akşam Dow Jones sanayi endeksi de eklendi.

Tahvillerin fiyatlarının sert düştüğü veya getirilerinin multi yılların zirvesine çıktığı, hisse senetlerinin sert satışlarla Avrupa ve ABD’de ayı piyasasına girmesine, emtia fiyatları da eşlik etmeye devam etti. Aslında dün de değindiğimiz üzere kaliteye kaçış (flight to quality) ile pozisyonunu likidite eden herkes karşılığında teknik olarak dolar alarak güvenli limana sığınmak istiyor. Altın fiyatları, yüksek hazine getirileri ve daha güçlü bir dolar ile neredeyse 2,5 yılın en düşük seviyesine yakın seyrederken, artan ABD faiz oranlarının yarattığı tedirginlik, getirisi olmayan ons altının çekiciliğini de azaltıyor. Sarı metal için de görüşümü hemen hemen aynı. Pandemi döneminden bu yana korunan 1,685 dolar desteğinin kırılması ile dün 1,620 dolar seviyesi test edildi. Daha da aşağıda 1,600 dolar seviyesindeki hedefimizi koruyoruz. Gümüşün son günlerde biraz daha dirençli kaldığını görsek de, aşağıda 18,65 dolar seviyesine dikkat etmek gerekiyor. Brent cinsi petrol ile ilgili görüşümüz değişmedi. Teknik mânâda 92 doların altında 78 doları hedeflerken, temel olarak da, dünyanın bu kadar çok sorunla boğuştuğu ve ekonomik aktivitenin sert bir durgunlukla bıçak gibi kesilme ihtimalinin belirdiği bir ortamda petrole olan talebin de artmasını beklemiyoruz.

Finans dünyasının, tsunamiye dönme ihtimali her geçen gün biraz daha artan fırtınayı ne kadar daha göğüslyebileceğini merak ediyorz. Sterlin’in başına gelenler ardından bu sabah Japon YEN’i neredeyse müdahale öncesi seviyelere geri dönerken, Çin Merkez Bankası’nın aldığı önlemlere rağmen risk iştahının bir diğer göstergesi olan YUAN 7,2 seviyesine gelerek neredeyse son 2,5 yılın zirvesinde işlem görmeye devam ediyor. Bu gelişmelere rağmen, FED yetkilileri, piyasalardaki genel anlamda türbülansa omuz silkerek, önceliklerinin 40 yılın en ateşli enflasyonunu kontrol etmek olduğunu dün de yinelidiler.

Sağcı bir ittifakın açık bir çoğunluk kazandığı İtalya’da yapılan seçime tepkiler sessiz kalırken, EURUSD paritesi 0,96 seviyesine gerileyerek son 20 yılın dibinde işlem görüyor. Wall Street’in korku endeksi VIX dün gün içinde yaklaşık %6 artış kaydederek Ekim 2020’den bu yana görülmeyen seviyelere yaklaştı! Yeni gün başlangıcında Asya piyasalarında fırtınanın bir miktar da olsun oturduğunu görüyoruz. Sert satışlar ardından soluklanma isteği olarak yorumlamak daha yerinde olacaktır. Gösterge endeks Tokyo borsası %1’e yakın yükselirken, ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de %0,5 civarında yükselişler görüyoruz.

Küresel bazda yaşanan tedirginlik ile USDTRY kuru içeride 18,46 ile tüm zamanların yeni en yüksek seviyesine ve yılın yeni zirvesine imza atarken, banka hisselerindeki tedirginlik devam ediyor. Bu arada yabancı indinde Türkiye’nin risklerini gösteren 5 yıl vadeli CDS risk primi yeniden 800 baz puan seviyesine dayandı. Küresel tahvil faizlerinin yükselmesine paralel, CDS risk priminin yükselmesinin de yardımı ile Türkiye’nin 10 yıl vadeli dolar cinsi  eurobond getirisi dün yeniden %11 seviyesine dayandı. Türkiye’de dün açıklanan reel sektör güven endeksi ise pandemi sonrası dönemin en düşük düzeyine geriledi!

Mali piyasaların gündeminde bugün içeride önemli bir veri gözümüze çarpmazken, dışarıda is ABD’de dayanıklı mal siparişleri, tüketici güven endeksi ve yeni konut satışları takip edilebilir.

iktisatbank.com