Genel
Ekrem İmamoğlu Soylu’ya sert cevap verdi: ‘Trol gibi davranmasın…’
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İBB’nin açtığı yolsuzluk dosyalarına el koymadıklarına ilişkin sözlerine çok…
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İBB’nin açtığı yolsuzluk dosyalarına el koymadıklarına ilişkin sözlerine çok sert yanıt verdi. İmamoğlu, “Trol gibi davranmasın sayın Bakan, bakanlık yapsın. İçişleri Bakanlığı’nı yapsın” ifadelerini kullandı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu‘nun iddiaları ve gündemdeki gelişmelere ilişkin ANKA Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.
İmamoğlu, şunları söyledi:
BİZİM TEFTİŞLE İLGİLİ BİR SIKINTIMIZ YOK: “Bizim teftişle bir sıkıntımızın olmadığını defalarca dile getirdik zaten. Kamu kurumları teftiş edilmeli. Her ne kadar adaletli davrandığını ima ediyorsa da ben, yani şahsen buna inanmıyorum. ‘AK Partili kurumlara, belediyelere aynı oranda yapıyoruz’ sözüne inanmadığımı ifade edeyim. Zaten inandırıcı biri olmadığını da birçok konuda ispat etmiş bir kişi sayın Bakan ne yazık ki. Burada bizim teftişle ilgili bir sorunumuz yok. İstediği kadar yapılabilir. Teftişe gelen müfettişlere tavrımız gayet saygın bir tavırdır. Dileğimiz ve isteğimiz, teftişe gelen insanların hakkaniyetli bir biçimde işlerini, incelemelerini yapıp raporlarını düzenlemesidir.
BİZİM CEVABINI BULAMADIĞIMIZ ŞEY BAKANIN TAVRIDIR: Bizim burada esas zihnimizde yargıladığımız ve cevabını bulamadığımız şey, sayın Bakan’ın tavrıdır. Yani bir inceleme yokken, ortada bir teftiş yokken siyasi şov yapma adına Meclis’te çıkıp ‘terörist’ ya da ‘iltisaklı’ diye tarifte bulunarak, ‘terörist’ diyerek isimlerini tek tek sayarak, tabiri caizse onların propagandasını da yaparak oradan bağıra bağıra sayı vermesidir, isim vermesidir. Bizim karşı çıktığımız mesele budur. Müfettişlerin başımızın üstünde yeri var. Zaten teftişlerini sürdürüyorlar, incelemelerini sürdürüyorlar.
BAKANIN BÜTÜN SÖZLERİ ÇELİŞKİLİ, BÜYÜK BİR AYIBI SERGİLİYOR: Sadece teröristlerle ilgili rakamlarla sınırlı değil, bakanın bütün sözleri çelişkili. İçişleri Bakanı’nın tavrı bu olmamalı. Devletimiz adına, milletimiz adına büyük bir ayıbı sergiliyor. Yani biz, bu ülkede tek bir teröristin kalmamasından ben kendimi en çok mutlu olacak kişi olarak görürüm. Makam sahibi olarak demiyorum, vatandaş olarak söylüyorum. Kaldı ki zaten İçişleri Bakanlığı’nın görevi ülkemizin güvenliğini sağlamak, en üst seviyede tedbirleri almak ve bunun için çalışmak. Yani bu şekilde sayılar vermek yetmiyor elbette. Yani bir yandan işte ‘150 terörist kaldı’ diyeceksiniz bir yandan ‘İBB’de 557 terörist var’ diyeceksiniz. Hatta öyle bir algı ve hava yaratacaksınız ki bakamlar, bazen sayın Cumhurbaşkanlığı makamı bile ‘Aynı şey Ankara’da var, İzmir’de var’ diyecek, sıralayacak. Yani bir bakan, böyle işte birçok makamı yanıltabiliyor. Yanıltmaya da devam ediyor. Ne yazık ki ülkemiz adına utanç verici.
35 DOSYAYI DEVRALDI, TABİRİ CAİZSE İPE UN SERDİ: (Soylu’nun ‘Dosyalara el koymadık’ iddiasının anımsatılması üzerine) Nasıl bir programmış bilmiyorum. Ben izlemedim programı bu arada. İzlemek de açıkçası çok canımı sıkar, izlemeyi de tercih etmem. Bizim soruşturma açtığımız 35 dosyanın tamamına el koyarak süreci devralmışlardır. Bu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarihinde yok. İlk defa, ‘Sen soruşturamazsın, ben soruşturacağım’. Niçin? Niçin yani? Büyükşehir Belediyesi Teftiş Kurulu’ndaki müfettişler gayet deneyimli. Devletimizin memurları, müfettişleri. Bu müfettişler, bazen valiliğin talimatıyla, bazen bizim isteğimizle ya da başka kamu kurumlarının talimatıyla İstanbul’un 39 ilçesinde başka başka kurumlara gidip teftiş yapan insanlar. Bu teftişi bunlar yapacak, önümüze bir rapor koyacaktı ve biz de onunla ilgili ama suç duyurusu ama başka hukuki süreçleri devreye sokacaktık. Devraldı. Niçin? Cevabını versin. Devraldı ve tabiri caizse ipe un serdi. Bekletiyor. Uzun süredir bir hareket yok. Biz, dönem dönem niye bunu gündeme getiriyoruz? Gereğini yap. Evet, gereğini yap. Boş işlerle uğraşma. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni, Başkanı’nı, o kıskançlığını bir kenara koy. O seçimi kaybettiğin akşam ağladığını, ağlamadığını, beni ilgilendirmiyor. Onları da bir kenara koy. Görevini yap. Yap görevini. Açıkla teftişi, varsa sorun. Zaten biz ona da itiraz edeceğiz yani. Hani hakkımızı, hukukumuzu arayacağız. O ayrı bir mesele. Görevini yap. Görevini yapmadan bize söz yetiştirme işini kenara koy.
cumhuriyet.com.tr