Genel
ANALİZ: Sanayi Raporu- Ukrayna Savaşı perişan ediyor
Cuma sitemizde yayınlanan “Sanayicilerden son uyarı: İhracat pazarlarımızı kaybetme riskiyle karşı karşıyayız” başlıklı haberde enerji zamlarının üretimi ne derece…
Cuma sitemizde yayınlanan “Sanayicilerden son uyarı: İhracat pazarlarımızı kaybetme riskiyle karşı karşıyayız” başlıklı haberde enerji zamlarının üretimi ne derece hırpaladığını paylaştık. Benzer uyarılar TÜGİAD Genel Başkanı Nilüfer Çevikel tarafında da tekrarlandı.
Çevikel, “İş dünyası olarak bu süreçte en önemli beklentimiz, maliyetlerin düşürülmesi yönünde. Ülke ekonomimiz hassas bir dönemden geçerken üretici firmalar için maliyetleri düşürme odaklı destekler kadar maliyetleri yükseltecek enerji gibi önemli bir ana girdi kaleminde fiyat artışlarından kaçınılması gerektiğini düşünüyoruz. Doğalgaz ve elektrikte özellikle son bir yılda ortaya çıkan sürekli artış tablosu, üretim ve yatırım planlaması açısından iş dünyasını ciddi manada zorlamaktadır. Haliyle işletmelerde üretim ve performans kaybı da kaçınılmaz olmaktadır” dedi.
Tarımda yanlış politikalar ve petrokimya zamlarının olumsuz etkisini de sitemizde defalarca anlatmaya çalıştık. Tarım üretimine ayrılan alanların daralması, süt ineklerinin fiyat yetersizliğinden dolayı kesime gönderilmesi, ve Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan kaynaklanan tahıl ve ayçiçeği yağı darlığı tarımdan gıda perakendeye akan nehrin nerdeyse kuruduğunu kanıtlıyor.
Cuma günü yayınlan ISO-Markit imalat sanayi PMI anketi ise tüm bu anektodal bulguları toparlayarak daha geniş açılı bir fotoğraf sunuyor. Anket raporunun girişinde yer alan
“Ukrayna’daki savaş müşteri talebini baskılayan unsurlardan biri olurken, fiyat artışları da alıcıları caydırarak üretimi olumsuz etkiledi. Ukrayna’nın işgali, ihracat talebindeki artışın da ivme kaybetmesine yol açtı. İstihdam artışı da yavaşlayarak 22 aydır süregelen genişleme döneminin en düşük oranında kaydedildi” gözlemi ekonomide iki cephede başlayan depremin tüm satha yayıldığının işareti.
Şimdi raporun kritik cümlelerini sizlerle paylaşalım:
Ukrayna’daki savaş, sektörlerin çoğunda zorlukları artırdı
Sektörlerin büyük bölümünde üretim ve yeni siparişler yavaşlama kaydederken tedarik zinciri aksamaları ve enflasyonist baskılar genel olarak yüksek düzeyde kaldı.
Mart ayında takip edilen 10 sektörün sekizinde üretim ivme kaybederken en belirgin yavaşlama metalik olmayan mineral ürünler sektöründe gerçekleşti. Yüksek enflasyonist baskıların etkisiyle yeni siparişlerde de en sert ivme kaybı bu sektörde yaşandı. Yavaşlamanın daha gözle görülür hale geldiği gıda ürünlerinde de Mayıs 2020’den beri en keskin düşüş gözlendi.
Üretimini artıran iki sektör giyim ve deri ürünleri ile kara ve deniz taşıtları oldu. Birikmiş işlerdeki artışa bağlı olarak kara ve deniz taşıtlarında son yedi ayın ilk üretim artışı gerçekleşti. Mart ayında yeni siparişleri artan tek sektör, son üç aydır iyileşme eğilimi gösteren kimyasal, plastik ve kauçuk ürünleri oldu. Kalan dokuz sektörün tümünde yeni siparişler yavaşlarken üçünde yeni ihracat siparişleri artış gösterdi.
İmalat sektörü açısından olumlu gelişmelerin yoğunlaştığı alan yine istihdam oldu ve on sektörün yedisinde çalışan sayıları arttı. En hızlı artış makine ve metal ürünleri sektöründe gerçekleşti. İstihdamını azaltan üç sektör içerisinde en belirgin düşüş tekstil sektöründe yaşandı.
On sektörün tamamında tedarikçilerin teslimat süreleri arttı. Ancak tedarikçi performansındaki bozulmanın boyutu sektörler arasında belirgin farklılık gösterdi. Teslim sürelerindeki en yüksek artış yine elektrikli ve elektronik ürünler sektöründe yaşanırken en düşük oranlı artış ise tekstil sektöründe gerçekleşti.
Elektrikli ve elektronik ürünler, tedarik zincirlerinde yaşanan ciddi aksamalara bağlı olarak girdi maliyetleri enflasyonunun en hızlı arttığı sektör oldu. En düşük enflasyon ise son yedi ayın en zayıf artışı ile tekstil sektöründe kaydedildi.
FÖŞ DEDE anlattı: Ekonominin 3 Ölümcül Hastalığı
Çetin Ünsalan Yazdı: Sanayici müteahhitler için mi var?
Peş peşe gelen zamlar nedeniyle vatandaş isyanda