Plaza Anlaşması II ufukta görünmezken, Japon Yen’i 32 yılın dibine geriledi

Küresel mali piyasalar geride bıraktığımız haftayı âdeta tahterevalli misali bir yukarı bir aşağı savrularak tamamladı. Cesaret kırıcı piyasa oynaklığı ve cazip değerlemeler arasında Perşembe günü açıklanan ABD Eylül ayı enflasyon verileri ardından yön bulmakta zorlanan lâkin günü sürpriz bir şekilde yükselerek tamamlayan ABD borsaları, haftanın son iş gününe, JP Morgan, Citigroup, Wells Fargo ve Morgan Stanley ile olumlu bir şekilde start alan bilanço sezonuna rağmen, bu sefer de perşembe elde ettiği kazanımları koruyamayarak haftayı moralsiz bir şekilde tamamladı.

FED’in tüm gayretine rağmen enflasyonun henüz ‘evcilleşmediğinin’ anlaşılmasının yanı sıra, İngiltere’nin çiçeği burnunda Başbakanı Truss’un maliye bakanı Kwarteng’i görevden alması ve mali piyasalarda âdeta ‘kargaşaya’ neden olan ekonomik paketlerinin bazı kısımlarını da ‘hurdaya’ ayırmasına rağmen Sterlin sert bir şekilde gerilemeye Cuma günü de devam etti. Yatırımcılar, başbakanın pozisyonuna veya Cuma günkü kararlarının İngiltere’nin finansal piyasalardaki itibarını yeniden tesis etme olasılığına pek de güvenmiyor gibi görünüyorlar.

Dolar karşısında Sterlin’i uçurumun aşağısına iten 1,1410 seviyesi üzerinde haftalık kapanış görmeden, sterlin için tedirgin seyrin korunmaya devam edeceğini düşünüyoruz. Truss hükümetinin ortaya attığı vergi indirim paketi ardından sert yükselen tahvil faizleri ile zora giren emeklilik fonlarına yardımcı olmak adına acil tahvil alım programı desteği sunan İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) da misyonu Cuma günü sona erdi. Bu nedenle İngiltere’nin hırpalanmış devlet tahvillerinde alım satım işlemlerinin bu hafta nasıl bir seyir izleyeceğini hep birlikte takip edeceğiz. İngiltere 10 yıllık tahvil getirisi haftayı %4,40 ; 30 yıllık ise %4,85 seviyesinden tamamladığını not edelim.

İngiltere’nin yanı sıra diğer sorunlu ekonomi ise Japonya. Yatırımcılar ABD Merkez Bankası’nın agresif faiz artırımları ile Japonya Merkez Bankası’nın aşırı düşük faiz oranları arasındaki politika farklılığına odaklanmaya devam ederken, dolar Cuma günü yaklaşık %1 artışla 148,83 YEN seviyesine yükselerek 32 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. YEN cephesinde haziran başı yapmış olduğumuz teknik analizimizde ortaya koyduğumuz 153 hedef seviyesine doğru emin adımlarla yükseliş devam ederken, Japonya Maliye Bakanı Suzuki, hükümetin aşırı kur oynaklığına karşı adımlar atmaya hazır olduğunu yineledi! Müdahaleler kısa solukludur ve genellikle sonuç vermez; mim koymuş olalım!

Üzerinde durduğunuz bir diğer önemli başlık ise petrol. Küresel durgunluk ve özellikle Çin’deki zayıf petrol talebinin yarattığı endişelere karşı gerileyen petrol fiyatları karşısında üretim kesintisine giden petrol karteli OPEC+, ABD’nin büyük eleştirisine rağmen kararından geri adım atmayarak üretimin ağır  topu olan Suudi Arabistan ile ABD arasında da iplerin gerilmesine neden oldu. Brent cinsi ham petrolün varil fiyatı geçen haftayı neredeyse 8 dolar gerilemek suretiyle 91,63 usd/varil seviyesinden tamamladı. OPEC+ üye ülkeleri, Beyaz Saray’ın Suudi Arabistan’ın diğer bazı ülkeleri harekete geçirdiğini iddia ederek Riyad ile ‘söz savaşını’ hızlandırmasının ardından bu ay üzerinde anlaşmaya varılan üretim kesinti kararının arkasında durduklarının da görüyoruz. ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Kirby “birden fazla” OPEC üyesinin oylamaya Suudi Arabistan tarafından zorlandığını hissettiğini ve kesintinin Rusya’nın gelirlerini artıracağını ve Ukrayna’yı işgali üzerine uygulanan yaptırımların etkinliğini azaltacağını söyledi. Petrol konusunun ‘gürültü’ yaratmaya devam edeceğini düşünüyoruz.

Kıymetli metaller cephesinde altının ons fiyatı, doların yükselmesiyle Cuma günü 1,640 dolar seviyesine inerken, gümüş düşüşünü sekizinci güne taşıyarak 18,25 dolardan haftayı tamamladı. IMF’nin 2023 ‘falına’ baktığı Dünyanın Ekonomik Görünümü Raporu’nda büyümenin daha da düşeceğini buna paralel olarak da (talebin yetersizliği nedeniyle) metal fiyatlarındaki gerilemenin de devam edeceği bekleniyor. Büyümenin düşeceği bir yılda baz metaller ve kıymetli metallere yönelik yatırım yaparken iki kere düşünmek gerektiğinin altını bir kez daha çizmek istiyoruz.

Türkiye cephesinde ise temkinli hava korunmaya devam ediyor. USDTRY kuru 18,60 seviyesinin hemen altına demir atarken, dünya ile ilişkisi her geçen gün biraz daha yavaşlamaya başladığını not etmek gerekiyor. Borsa İstanbul ise yeniden yukarı yönlü yükseliş için enerji biriktirmeye başladığını görüyoruz. Bu bağlamda Borsa İstanbul Bankacılık Endeksinin son 2 haftada %16 değer kazandığını not edelim.

20. Ulusal Kongresi’nde konuşan Çin Devlet Başkanı Xi, Tayvan’ın an kara ile birleşmesini tamamlama sözü verdi ve bunun için güç kullanmayı dışlamıyoruz dedi. Tırmanan durgunluk riski, küresel finansal koşullarda ufukta görünen sert bir sıkılaştırma ve bunlara ilavete artan jeopolitik risklerin gölgesinde Asya piyasalarının haftaya satıcılı bir ruh hâli ile başladığını görüyoruz. Tokyo ve Kore borsalarıda %1,5 civarında düşüşler göze çarpıyor. Öte yandan, ABD dolarının hafif de olsa geride bıraktığımız haftaya nazaran değer kaybı ile yeni haftaya başlaması, kıymetli madenler ve petrol cephesinde hafif de olsa alımları tetiklemiş. Sterlin, Birleşik Krallığın maliye politikasında U dönüşüyle benzer bir şekilde yeni haftaya bir miktar da olsa soluklanarak başlarken, BoE Başkanı Bailey’nin yüksek dozda faiz artırım sinyalinin Sterlin’i destekleme ihtmali olduğunu düşünüyoruz. Japon Yen’i ise hâlen daha cuma günkü seviyelere yakın işlem görürken, her an FX piyasasına müdahale gelebileceğini göz ardı etmemek gerekiyor.

Mali piyasasaların gündeminde, bugün içeride bütçe dengesi, ABD’de ise NY FED imalat endeksi takip edilebilir. Mikro cephede ise gözler Bank of America bilançosu takip edilecek.

Amasra’daki maden ocağında yaşanan grizu patlaması sonucu hayatını kaybeden 41 kişinin ailelerine derin üzüntüyle başsağlığı diliyoruz. Bir daha tekrarlanmamasını temenni ediyoruz.

iktisatbank.com