Sosyal Medya

Dünya Ekonomisi

Piyasa Bülteni: Rusya’dan para mı geliyor?

Küresel mali piyasalar yeni haftanın ilk iş gününü sakin bir seyir ile tamamladı. Veri akışının sığ, gündemin dingin ve elbette…

Piyasa Bülteni: Rusya’dan para mı geliyor?

Küresel mali piyasalar yeni haftanın ilk iş gününü sakin bir seyir ile tamamladı. Veri akışının sığ, gündemin dingin ve elbette yaz sıcaklarını hâkim olduğu dünkü günde, fiyat boylarının da kısaldığını gördük.

Biraz somutlaştırmak gerekirse, dün kıymetli madenler ve kripto paraların bir miktar da olsa ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Gümüşün ons fiyatı 20,80 dolar seviyesindeki hedefimize dayanırken, altının emin adımlarla 1,835 dolar seviyesine yürüdüğünü teknik bir bakış açısıyla görüyoruz. Altının yükselişi ve beraberinde USDTRY kurunun haftalardır 17,95 seviyesindeki yatay hareketi ile gram altın da 1,023 TL seviyesinde bulunan önemli ve inatçı teknik seviyeden haftanın ilk günü uzaklaşarak 1,030 seviyesini test etti. Haftalık kapanış izin verirse, daha da yukarıda 1,065 TL seviyesi radar menziline girecektir. Benzer bir şekilde, bir müddettir bültenimizde yer verdiğimiz ve işaret ettiğimiz Ethereum da dün 1,820 seviyesine test etti.

Türkiye cephesinde ise dün bültenizde belirttiğimiz üzere, ana endeks yeni rekorlarla doymazken, dünkü günü de %1,6 oranında artışla yeni bir zirve seviyesinden tamamladı. Yerli yatırımcıların enflasyonda kaçarak kuzeye taşıdığı edekste yükselişin ne kadar sağlıklı olduğu konusunda bir miktar şüphemiz var. Şimdilik tat kaçırmadan kenardan izlemeye devam edelim. USDTRY cephesinde ise, 17,95 seviyelerindeki yatay ve kamu destekli seviye dün de korunmaya devam ettiğini gördük.

Aşağıda, daha da detaylı değineceğimiz üzere, Türkiye’nin yabancı indinde risklerini yansıtan 5 yıl vadeli CDS risk primi birkaç hafta önce test ettiği 900 seviyelerinden 730 baz puana kadar gerilerken, Türkiye’nin dolar cinsi eurobond getirilerinin de kabaca 2 baz puan kadar gerilediğini not edelim. İçeride ise, daha da enteresan bir durum var: 2 yıl vadeli gösterge TL tahvil, enflasyonun %80 seviyesinde olduğu bir ekosistemde, dün %20 seviyesine doğru geriledi. Bunu ekonomi bilgimiz ile açıklamada yetersiz kalıyoruz.

Dönelim, Rusya ile Türkiye’nin yeniden yeşeren âşkına. Malum, Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile mevkidaşı Putin, Türkiye’nin gaz faturasının bir kısmını Ruble ile ödeme konusunda anlaşması sonrası gözler diplomatik gelişmelere çevrildi. Dün bültenimizde Rusya’dan Türkiye’ye para mı giriyor iddialarına değinmiştik. Bunun da eurobond faizlerini ve dolayısıyla Türkiye’nin risk primini düşürdüğünü ön plana çıkarmıştık. Rakamların dile ile konuşursak, aşağıdaki grafikten de görülebileceği üzere, TCMB’nin analitik bilançosuna göre, son 10 günde yaklaşık olarak dış varlıklarında 10 milyar dolar büyüklüğünde bir artış olduğunu görüyoruz. Bu da bize ister istemez Rusya’dan para mı geliyor sorusuna olumlu yanıt vermemize neden oluyor.

Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Soçi dönüşünde, “Eylül ayında Şanghay Beşlisi, Özbekistan’da toplanacak. Görüşmemizde Sayın Putin de rica etti; nasip olursa biz de inşallah oradaki toplantıya katılacağız.” derken, dün Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Büyükelçiler konferansında dünyanın bir buhran dönemi geçirdiğini ve dengelerin değiştiğini belirterek, “Dünya yeni bir çalkantılar silsilesinin arifesinde. Dünya huzursuz, dengesini arıyor” diyerek zihinlerde bir miktar da olsun (tam olarak ne demek istediğini anlayamadık) kuşku bıraktı. Türkiye hatırlanacağı üzere yine bir dönem (2016 yılında) Şangay Beşlisi konusu gündeme getirmiş, acaba bir eksen kayması mı yaşanıyor tedirginliği de beraberinde nüksetmişti. Gelişmeleri beraber takip edeceğiz.

Çip üreticisi Nvidia dün gelir uyarısını ön plana çıkarması ile (yatırımcılara yavaşlayan bir ABD ekonomisini hatırladı) ABD borsaları geceyi küçük kayıplarla tamamladı. Artık gözler yarın açıklanacak ABD Temmuz ayı enflasyon verisine çevrilmiş durumda. Güçlü sonuçlanan ABD istihdam raporu ardından FED’den 75 baz puan faiz artırımına neredeyse kesin gözüyle bakılırken, Nasdaq’ın son 34 iş gününde kaydettiği %20 yükselişin arkasında, FED’in beklenenden önce faiz artırımlarına son vereceği beklentisinin yattığını dün paylaşmıştık.

ABD’de enflasyonun Haziran ayında %9,1 ile son 41 senenin zirvesine yükselerek 2022 yılında zirve yaptığı görüşü kuvvetlenmeye başladı. New York FED’in dün yayımladığı enflasyon beklentileri anketine göre, 1 yıl sonraya yönelik beklenti medyan bazda 0,6 puan düşerek %6,2’ye gerilerken, üç yıllık görünüm ise 0,4 puan düşerek bu yılın Şubat ayından ve geçen yılın Nisan ayından bu yana en düşük seviye olan %3,2’ye geriledi. TÜFE’nin tahminlere oranla daha düşük geleceği beklentisi şayet hayat bulursa, riskli varlıklara olan talebin de ivme kazanacağını öngörüyoruz. Hatırlamak gerekirse, çarşamba günü için beklenti, manşet rakamın yıllık bazda %8,7 gerileyip, çekirdek enflasyonun ise %6,1’e yükselmesi yönünde.

Yeni gün başlangıcında, Asya piyasaları, kalıcı küresel maliyet baskılarının yanı sıra, yarın ABD’de açıklanacak enflasyon verileri öncesinde hafif satıcılı bir seyirle günü tamamlıyor. Gösterge endeks Tokyo borsası ve beraberinde Tayvan borsası düşerken, geriye kalan bölgelerde dengeli bir seyir hâkim. ABD borsalarının vadeli işlemlerinde de hafif çaplı da olsa yükselişler göze çarpıyor. Veri takviminde önemli bir gündem göremedik. Piyasaların ruh hâlin, yansıtan korku endeksi namıdiğer VIX, 20 seviyelerinin diplerinde ve piyasaların huzursuz olmadığını gösteriyor.

 

 

 

iktisatbank.com

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler