Borsa
Global’den yeni hisse önerileri
Küresel piyasalardaki görünüm Dünya para bolluğunun yaşandığı bir dönemden çıkıyor. Bu aynı zamanda küresel ekonomilerin çok hızlı büyüdüğü bir dönemin…
Küresel piyasalardaki görünüm
Dünya para bolluğunun yaşandığı bir dönemden çıkıyor. Bu aynı zamanda küresel ekonomilerin çok hızlı büyüdüğü bir dönemin de sonuna işaret ediyor. Baz senaryomuza göre, küresel büyümede ivme kaybı yaşanmasını, büyümedeki yavaşlamanın ve baz etkisinin enflasyonu da aşağı çekmesini öngörüyoruz. Kötü senaryoda ise küresel çapta resesyon ve enflasyonun yüksek kalmaya devam etmesi (stagflasyon) riski bulunuyor.
Hisse senedi piyasaları, özellikle de gelişmiş ülke borsaları, 2020-2021 yıllarında genişlemeci para politikalarının etkili olduğu ortamda en fazla kazanç sağlayan finansal enstrümanlardan olmuştu. Yanı sıra emtia fiyatları da pandemiden çıkış ve normalleşme ortamında yine en fazla değer yaratan varlık sınıfında yer almıştı. 2022 yılı bol likiditenin geri çekileceği ve bu hızlı büyüme döneminin sonu olacaksa, gelişmiş ülkelerin hisse senedi piyasalarında ve emtia fiyatlarında gerileme ihtimaller dahilindedir.
Nitekim 2022 yılına Fed’in parasal sıkılaştırma mesajları ile girdik. Yılbaşından beri tahvil faizlerinde hızlı bir yükseliş görülürken yükselen faizler nedeniyle büyüme odaklı/yüksek faize hassas hisselerden kaçış tetiklendi. Nasdaq 2021 yılı sonunda test ettiği tarihi zirve seviyelerden yaklaşık %30 civarında düşüş göstererek ayı piyasasına girdi, S&P500 endeksi ayı piyasasına girmek için sınıra yaklaştı.
2022 yılının geri kalanında da ana gündem, gelişmiş ülke merkez bankalarının faiz artırım sürecine başlamasını takiben büyüme ve enflasyonun bu ortamda nasıl şekilleneceği olacak. Eğer büyüme, faiz artırımları sonrasında korkulduğu kadar hasar almazsa, hisse senedi piyasaları yaşadıkları düzeltme sonrası tekrar yönünü yukarı çevirebilir ki bu en olumlu senaryo olacaktır. Öte yandan atılan faiz adımları çerçevesinde enflasyon konusunda da Fed bir sonuç almaya başlarsa faiz artırımlarında duraksama görülebilir. Bu da olumlu senaryoyu besleyecek diğer bir unsur olacaktır.
Rusya-Ukrayna arasındaki çatışma 2022 yılının kara kuğusu oldu. Batılı ülkelerin Ukrayna’daki savaş nedeniyle uyguladığı kapsamlı yaptırımların Rus ekonomisi üzerinde yaratacağı hasar savaşın boyutunun derinleşmesini engelleyebilir. Ancak kısa süre içerisinde bir anlaşmaya varılmasını beklemiyoruz. Bölgedeki duruma ilişkin haber akışları zaman zaman dalgalanma yaratabilir.
Yurt içi piyasalar
Dünya için zor ve dalgalı geçecek bir yıl beklerken, yurt içi piyasalarda yatırımcılar yüksek enflasyon ortamında reel getiri arayışıyla BIST’e talep göstermeye devam edebilirler. Ucuz çarpanlar ve güçlü bilançolar hisseleri destekleyecek ana faktörler olarak öne çıkıyor. 2021 yılında BIST100 endekste TL bazlı getiri %25,8, dolar bazlı kayıp ise %30 olmuştu. 2022 yılında Mayıs sonuna kadar olan dönemde TL bazında getiri %31,2 iken dolar bazlı kazanç %8 olarak gerçekleşti. Dolar bazında kat edecek yolumuz hala uzun. Ancak bunun için TL’de bir dengelenme görmemiz şart olacak.
Endeksteki yükseliş eğiliminde son yıllarda sanayi hisselerinin rolü büyük oldu. Mevcut durumda BIST100 endekse katkı olarak ilk onda sadece bir banka hissesi (AKBNK) bulunuyor. Sınai endeksindeki bu etkinin ve katkının 2022 yılının geri kalanında devam etmesini bekliyoruz. Enflasyon muhasebesine geçişin bilançolar üzerinde yaratacağı baskı, enflasyonun altında kalması beklenen özkaynak getirileri ve makro politikaya ilişkin belirsizlik bankacılık endeksinin getirisini sınırlayabilir.
Riskler: Hisse senedi piyasasında gördüğümüz yüksek cazibeye rağmen risklere de değinmek isteriz. Seçimlere bir yıl kala uygulanan genişlemeci politikaların devam etmesi, cari açık ve kur seviyesi göz önüne alındığında önemli bir risk faktörü olarak öne çıkıyor. Cari açık yılbaşındaki beklentilerin çok üzerine çıktı ki bu durum TL üzerindeki baskıyı artırıyor. Cari açığı yavaşlatmak için büyümeyi de yavaşlatmak gerekiyor. Ancak seçimler öncesinde bu yönde bir politika uygulanmasını beklemiyoruz. Bu nedenle TL’deki baskı her türlü kısa vadeli önleme rağmen devam edebilir. Kur Korumalı Mevduat ürünü bir süre için kurdaki yükselişin önüne set çekip zaman kazandırmıştı. Ancak bu ürünün akıbeti ve enflasyona endeksli yeni bir finansal enstrüman beklentisi de piyasalarda belirsizlik yaratan unsurlar olarak öne çıkıyor. Öte yandan Türkiye’nin bulunduğu konum itibariyle jeopolitik risklere her daim açık olduğunu da unutmamak gerekiyor. En son düzenlenen Milli Güvenlik Kurulu toplantısından güney sınırlarımızda başlayabilecek yeni bir harekatın sinyali verildi. Tüm bunların dışında erken seçim olasılığı da yurt içi piyasalarda dalgalanmayı artırma potansiyeli yüksek olan bir faktör olarak öne çıkıyor. Olası bir erken seçim sürece dair belirsizlik nedeniyle
ilk etapta borsada kısmi geri çekilme, döviz kurlarında yukarı yönde harekete neden olabilir. Ancak bu dalgalanmanın kalıcı olmasını beklemiyoruz. İlk etki sonrasında seçim sonuçlarına ilişkin iyimser beklentilerin satın alınacağını düşünüyoruz.
Hisse seçim kriterlerimiz
Bu ortamda sağlıklı bilanço görünümü, büyüme potansiyeli, yatırım hikayesi olan ve cazip çarpanlara sahip hisselerin öne çıkacağını düşünüyor ve uzun vadeli
perspektifte dengeli bir portföy oluşturulmasını uygun buluyoruz. Bu anlamda şirketlerin farklı segment ve coğrafyalarda faaliyetlerinin olması da bir avantaj
sağlayacaktır.
Finansal açıdan bakıldığında, artan enflasyona paralel satış gelirlerinde güçlü büyümeler görülecektir. Bunun yanı sıra özellikle piyasalardaki belirsizlik ve dalgalanma ortamına karşı, kurumsal yönetim, sektörel avantajlar ve etkin maliyet yönetimini özellikle ilk çeyrekte gördüğümüz şirketleri de öne çıkartmaya özen gösteriyoruz.
2022 yılının kalanı için en beğendiğimiz şirketler: YKBNK, FROTO, SISE, TAVHL, SOKM, VESTL ve KORDS’dır.
global.com.tr