Sosyal Medya

Döviz

Döviz ve emtia hapşırdı; KKTC’de enflasyon zatürre oldu

KKTC İstatistik Kurumu verilerine göre, Mart ayında TÜFE bir önceki aya göre %13,05 artış kaydederken, yıllık bazda enflasyonu %83,19 seviyesine…

Döviz ve emtia hapşırdı; KKTC’de enflasyon zatürre oldu

KKTC İstatistik Kurumu verilerine göre, Mart ayında TÜFE bir önceki aya göre %13,05 artış kaydederken, yıllık bazda enflasyonu %83,19 seviyesine taşıdı. Bu bağlamda, KKTC’de enflasyonun çeyrek asrın en yüksek seviyesine çıktığını görüyoruz (Haziran 1997 %84,37).

Verinin alt kalemlerini incelediğimde, ana harcama grupları itibariyle bir önceki aya göre en yüksek artışın tahmin edilebileceği üzere %27,92 ile Konut, Su, Elektrik, Gaz ve Diğer Yakıtlar ana grubunda gerçekleştiğini gördüm. Özellikle, bugünlerde KKTC’de en çok konuşulan elektrik faturaları ve “sana kaç para geldi?” sorusunun enflasyon verilerinde de ilk sırada yer aldığını görüyoruz. Ayşe Teyze’nin enflasyon sepetinde yer alan en önemli ana harcama grubu olan Gıda ve Alkolsüz İçeceklerin ise Mart ayında %9,32 artış kaydetti.

Türkiye İstatistik Kurumunun da (TÜİK) açıkladığı verilerden açık bir şekilde anlaşılacağı üzere, üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasında açılan tarihi makas, henüz enflasyonun hem KKTC’de hem de TC’de tepe yapmadığına işaret ediyor. Her ne kadar KKTC’de protestolara neden olan elektrik zamlarından dün geri adım atılsa da, enflasyonun yüksek seyrini baz etkisi değişene kadar korumasını bekliyoruz.

Dün TCMB tarafından açıklanan Mart ayı reel döviz kur hesaplamalarını takip ettik. Enflasyon etkisinden arındırılmış reel döviz kuru Mart’ta anlamlı bir değer değişimi kaydetmese de, TL’nin 2014’den bu yana değer kaybının devam ettiğini ve meşhur 94 krizi döneminin bile %25 kadar aşağıda işlem gördüğünü not edelim (bakınız grafik).

Dün küresel piyasaları günün ilk yarısında göreceli olarak sakin bir seyir izlerken, gözler Ukrayna krizinden olmaya devam etti. Savaş tüm şiddeti ve acımasızlığı ile devam ederken, Bucha kasabasından yaşananların yankıların ise devam ediyor. Batı, Rusya’yı katliam yaptığı gerekçesi ile yaptırım bağlamında daha da sıkışlaştırmaya devam ediyor. Biden’ın, Putin’i katil olarak nitelendirmesi ve savaş suçlusu olduğunu iddia etmesi ardından, ABD Hazinesinin de Rusya’ya doları yasakladığını görüyoruz.

Batı’nın Rusya’ya uyguladığı yaptırımların kaspamının artmasını bekliyoruz bu da hâliyle tedarik zincirinde daha fazla aksamalara neden olarak özellikle emtia fiyatları üzerinde daha da baskı kurabileceğini düşünüyoruz. Takdir edersiniz ki, KKTC ve Türkiye örneğinden de görüleceği üzere, enerji ve tarımsal emtia fiyatlarında yükseliş başlı başına enflasyon ve cari açık demek.

Yaşanan bu süreç, ister istemez küresel veya önde gelen merkez bankalarını daha da hızlı para politikası tepkisi vermeye itiyor. FED cephesinde Başkan Yardımcılığı için Senato onayı bekleyen yönetici Brainard ve Kansas City FED Başkanı Esther George, FED’in para politikasına yönelik değerlendirmelerde bulunurken, düzenli olarak sıkılaştırmanın devam edeceğine ve 50 baz puanlık artırımın değerlendirileceğinin altını çizdi. Brainard ayrıca enflasyon oldukça yüksek olduğunu ve risklerin de yukarı yönlü olduğuna vurgu yaparak, Mayıs toplantısı ile birlikte FED’in devasa boyutlara  yükselen bilançosunu hızlı bir şekilde küçültüleceği değerlendirmesinde bulundu.

İçeride ise dün ivme kaybetmek ile birlikte BIST100 ana endeksi günü %0,6 yükselişle tamamlarken, bankacılık hisselerinde ise bir miktar da olsa düşüş dikkat çekti. USDTRY kuru ise bebek adımlarla da olsa 14,73 seviyelerine yükselirken, mevcut ekosistemde TL açısından riskleri halen daha yukarı yönlü görmeye devam ediyoruz.

ABD cephesinden gelen daha yüksek faiz artırım çığlıkları ve bilanço daraltmanın gölgesinde ABD 10 yıllık gösterge devlet tahvilinin getirisi (piyasa faizi) %2,61 seviyesine yükselerek son 3 yılın yeni zirvesini test etti. ABD’de risksiz faiz oran olarak kabul edilen ve borçlanma maliyetlerine zemin hazırlayan bu faizin gölgesinde geçen ay Türkiye 5,5 yıl vadede (itfa 2027) %8,60 faiz ile borçlanırken, 10 yıllık ABD tahvil faizi üzerine kabaca %6,3 puan ilave faiz (spread) ödemişti. Dün benzer vadede 350 milyon dolar ihaleye çıkan İstanbul Büyükşehir Belediyesi %10,75 faiz oranı ile borçlanırken, ihaleye 805 milyon dolar teklif geldi. Borçlanma faiz oranını oldukça yüksek ve ABD faiz oranı üzerine kabaca %8 spread ile gerçekleştiğin not emek gerekir ki, bu da kendi başına yabancı yatırımcının Türkiye risk algısının ne kadar bozuk olduğunu gösteriyor.

Deutsche Bank, FED’in hızlı parasal sıkılaştırma mecbur olması nedeniyle ABD ekonomisinin 2023 yılında resesyona gireceğini yönünde tahminde bulundu. Bir tarafta yükselmeye devam eden enflasyon, diğer tarafta küresel ekonominin ivme kaybetmeye başladığında yönelik açıklanan makroekonomik veriler, stagflasyonun ta kendisi olarak zihinleri kurcalıyor.

Takdir edersiniz ki, daha çok faiz, hatta 50 baz puan artırım ve bunun yanı sıra bilanço daraltılmasının da dile getirilmesi, küresel anlamda bir miktar olumsuzluğu da beraberinde getirdi. Bir gece önce Twitter’in %9,2 oranında hissesini satın aldığını duyuran Tesla CEO’su Elon Musk’ın yardımı ile teknoloji hisseleri önderliğinde %2 civarında yükselen ABD teknoloji borsası Nasdaq, dün akşam tüm kazanımlarını geri vermek suretiyle geceyi %2,3 düşüşle tamamladı.

Yeni gün başlangıcında, Asya hisse senedi piyasaları, yatırımcıların FED’den enflasyonla mücadele için agresif parasal sıkılaştırma olasılığıyla karşı karşıya kalması ve Rusya’ya karşı yeni Batı yaptırımlarına odaklanmasıyla %1’in üzerinde kayıpla günü tamamlamaya çalışıyor. Çin’de açıklanan hizmet sektörü faaliyet verisi (PMI), koronavirüs vakalarındaki artışın hareketliliği kısıtlaması ve talep üzerine ağırlık yapması nedeniyle Mart ayında iki yılın en keskin temposunda daraldığını görüyoruz.

Rusya’ya yönelik yeni yaptırımlar devreye sokulurken, petrol ve gazın dışarıda tutulmasına paralel Brent petrol bu sabah 106 dolar seviyesinden işlem görüyor. Teknik manada haftalık kapanışın 106 dolar seviyesinin altında olması, yükseliş isteğinin sorgulanmasına neden olacaktır. Altının ons fiyatı, teknik anlamda önem arz eden 1,930 ve 1,960 dolar seviyelerinin altında yatay hareketine devam ederken, Bitcoin yükseliş ateşinin yakıldığı 45,500 dolar seviyelerinde salınıyor.

Mali piyasaların gündeminde bugün önemli bir veri görünmüyor. Avrupa’da perakende satışlar ön plana çıkarken, gece geç saatlerde FED’in bir önceki toplantısının tutanaklarını takip edeceğiz.

 

 

iktisatbank.com

BAKMADAN GEÇME

Benzer Haberler