Dünya Ekonomisi
BM: Pandemi etkisiyle sürdürülebilir tahvil ihracı ikiye katlandı
Birleşmiş Milletler’in (BM) verilerine göre, geçtiğimiz yıl pandeminin etkisiyle sürdürülebilir tahvil ihracı ikiye katlandı ve 1 trilyon doların üzerine çıktı.…
Birleşmiş Milletler’in (BM) verilerine göre, geçtiğimiz yıl pandeminin etkisiyle sürdürülebilir tahvil ihracı ikiye katlandı ve 1 trilyon doların üzerine çıktı. Türkiye’de ise geçen yılki Eurotahvil ihracının yüzde 72’lik kısmını sürdürülebilirlik temalı işlemler oluşturdu. Sürdürülebilir tahvillere ilginin piyasalardaki gelişmelere bağlı olarak yıl sonunda da rekor seviyeleri görebileceği ifade ediliyor.
Hürriyet gazetesinden Gamze Şener’in haberine göre; pandemi boyunca sürdürülebilir tahvillere artan ilginin, pandemi sonrasında toparlanma sürecinde de önemli bir rol oynaması bekleniyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) nisan ayında açıkladığı Sürdürülebilir Kalkınma İçin Finansman Raporu’nda, 2021’de sürdürülebilir tahvil ihracının ikiye katlanarak 1 trilyon doların üzerine çıktığı ve sürdürülebilirlik temalı fonların 2020’ye göre yüzde 62 büyüdüğü belirtildi. Climate Bonds Initiative’e göre ise küresel anlamda yeşil tahvil ihracı ilk çeyrekte yıllık bazda yüzde 34.63 düşüşle 83.8 milyar dolara geriledi. Türkiye’de ise geçen yılki Eurotahvil ihracının yüzde 72’lik kısmını sürdürülebilirlik temalı işlemler oluştururken; sürdürülebilir tahvil ihraçlarının ilerleyen dönemde daha da önem kazanması bekleniyor.
Sürdürülebilir tahviller, yeşil tahviller için geçerli olan yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği gibi başlıkların yanı sıra, sosyal etki yaratan kredilerin finansmanında da kullandırılabiliyor. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Genel Müdürü Murat Bilgiç, yeşil tahvil hacminin düşüş eğiliminde olsa da hala sürdürülebilir tahvil piyasasında en yoğun hacme sahip ürün konumunda olduğunu belirterek, “Özellikle pandemiyle beraber hem yeşil hem de sosyal projelerin finansmanı yönünde sürdürülebilir tahvillere olan ilgi arttı. Yine benzer şekilde, global olarak fırsat eşitliğini baz alan kapsayıcılık temalı krediler de yükselme eğiliminde. Başta kadın istihdamı olmak üzere tüm dezavantajlı kesimlerin desteklenmesini hedefleyen sürdürülebilir temalar da bu ihraçların konusu haline geldi. Global toparlanma sinyalleri ile oluşabilecek olumlu hava ile hacmin yeniden global rekor seviyeleri göreceğine inanıyoruz” diye konuştu.
2021 yılında Türkiye’de yaklaşık 3.5 milyar dolar tutarında Eurotahvil ihracı gerçekleşti. Bu ihraçların yaklaşık yüzde 72’lik kısmı ise sürdürülebilirlik temalı işlemlerden oluştu. “Ülkemizin bu alandaki kapasite gelişimi ve yarattığı hacim her geçen gün artıyor” diyen Bilgiç, “Global ve ulusal piyasalardaki belirsizlikler ve dalgalanmalar, yurtdışı borçlanmaları da etkiledi. Yılbaşından bu yana, henüz sadece bir özel sektör temsilcisinin sürdürülebilirlik bağlantılı ihracı oldu. Pandemi sonrası toparlanma döneminde yeşil ve sürdürülebilir tahvillerin önemli bir rol oynayacağına inanıyoruz” yorumunu yaptı.
Sürdürülebilir tahvil ihraçlarının ilerleyen dönemde daha da önem kazanacağını belirten Akbank Kurumsal ve Yatırım Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Levent Çelebioğlu, “Yeşil ve sürdürülebilir tahvil ihraçları son yıllarda hem dünya piyasalarında hem de ülkemizde hızla popülerlik kazandı. Borçlanmalarımızı mümkün olduğu kadar sürdürülebilirlikle linkli yapmaya gayret ediyoruz. 2021 sonu itibarıyla, toplam 7 milyar dolar tutarındaki yurt dışı borçlanma bakiyemizin yüzde 41’i sürdürebilirlik temalıydı” dedi.
Yeşil, sosyal ve sürdürülebilirlik (YSS) temalı tahvillerin, toplam tahviller arasındaki ağırlığının gittikçe arttığını belirten Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Gamze Yalçın, “Pandemide, salgının işletmeler üzerindeki olumsuz etkilerinin hafifletilmesine yönelik Türk bankalarınca önemli miktarlarda kredi kullandırıldı. Bu kredilerin büyük bölümü sürdürülebilir tahvil ihraçlarından elde edilen tutarların kullanımına uygun bir portföye işaret ediyor. Salgınla ilişkili konular, ağırlıklı olarak sosyal eksende etki yarattığından, 2021’de Türkiye’de YSS temalı tahvillerin genel olarak sürdürülebilirlik temalı olduğunu düşünüyoruz. Yılın geri kalanında yapılacak tahvil ihraçlarının Türkiye ve uluslararası piyasalardaki ekonomik ve jeopolitik gelişmelerle, ihraççıların tercih ve ihtiyaçlarına göre şekilleneceğini düşünüyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Enerji krizinin sürdürülebilirlik üzerindeki etkilerini de değerlendiren Çelebioğlu, bu alanda belirsizlik dönemine girildiğine dikkat çekerken, Gamze Yalçın ise şunları söyledi: “Son dönemde artan jeopolitik risklere bağlı olarak dünya genelinde enerji arz güvenliğine ilişkin endişeler ağırlık kazandı. Dünya genelinde para politikalarında kaydedilen sıkılaşmayla birlikte, borçlanma maliyetlerindeki yükseliş, ihtiyaç duyulan yeni yatırımların devreye alınması açısından koşulların önümüzdeki dönemde, önceki yıllara kıyasla daha az elverişli olabileceğine işaret ediyor.”