Rusya-Ukrayna krizinde hangisi daha mantıklı? Hisse senedi alımı mı satımı mı?

ABD borsaları, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesiyle perşembe günü düşüşle açıldı. Ancak ABD Başkanı Joe Biden’ın öğleden sonra yaptığı konuşmada çatışmayla ilgili yaptığı açıklamalar yatırımcıların endişelerini bir miktar giderdi.

Rus birliklerinin çarşamba gecesi geç saatlerde Ukrayna’yı işgal etmesinden bu yana, başkent Kiev ile Harkov ve Odesa kentleri de dahil olmak üzere büyük şehirlerde meydana gelen patlamalarda en az 40 kişi öldü ve onlarca kişi yaralandı.

Joe Biden, “Kuvvetlerimizin Ukrayna’da Rusya ile bir çatışmaya girmediğini ve girmeyeceği” açıklamasını yinelerken, ABD birliklerinin “NATO’yu korumak için Avrupa’nın diğer bölgelerine gönderileceğini” de sözlerine ekledi. Biden televizyonda yayınlanan konuşmasında, G7 liderlerinin diğer yaptırımlara ek olarak Rusya’nın Dolar, Euro, Sterlin ve Yen cinsinden iş yapma kabiliyetinin sınırlandığını belirtti.

Aciklamalar ile birlikte, toplamda %2’den fazla düşüş göstermiş olan Dow Jones, S&P 500 ve NASDAQ Endeksleri toparlandı ve günü yükselişle kapadı.

Teknoloji hisselerinin ağırlıklı olduğu NASDAQ endeksi, perşembe günü üç endeks arasında en fazla olan %3,34 artışla 436 puan yükselerek kapattı. S&P 500 63 puan (%1,5) artışla kapanırken, Dow Jones Endeksi 92 puan (%0,28) yükseldi.

Ham petrol ise perşembe günü kısa süreliğine varil başına 105 doların üzerinde işlem görüp günü 100 doların altında kapattı. Petrol fiyatlarında yaşanan söz konusu artışın 2014’ten bu yana kaydedilen en yüksek seviye olması dikkat çekti.

Bitcoin düşerken altın fiyatları yükseliyor

Savaş nedeniyle çekingen davranan yatırımcılar, Bitcoin yerine altın satın almayı tercih ederek daha geleneksel bir yol izledikleri için altın vadeli işlemleri %0,8 artışla kapandı ve işlem saatlerinde Eylül 2020’den bu yana kaydedilen en yüksek seviyelere ulaştı.

Altın gibi, Bitcoin de enflasyon ve borsa oynaklığına karşı korunmak için güvenilir bir varlık olarak görülse de Bitcoin fiyatları perşembe günü Amerika doğu yakası saatiyle 13.15 sularında %3’ten fazla düşüş göstermesine rağmen saat 16:00 civarında %3’ten fazla arttı. Son beş gün içinde, kripto para birimi %4’ten fazla değer kaybetti.

Ukrayna işgali yüzünden hisselerinizi satmalı mısınız?

Bazı hisse senetleri, şu anda satış için mantıklı gibi görünse de piyasa analizcileri hisse senetlerinin daha fazla değer kaybedebileceği konusunda uyararak yatırımcıların dikkatli hareket etmesi gerektiğini belirtiyor.

Truist Advisory Services’in yatırım sorumlusu Keith Lerner, “Yatırım açısından bakıldığında manşetler rahatsız edici olsa da yatırımcıları acele karar vermemeye teşvik ediyoruz. Panik ile yapılan satışlar genellikle kazandıran bir strateji olmuyor ” yorumunu yaptı.

Rusya ile olan gerilimlerin yanı sıra Fed, 40 yılın en yüksek seviyesine ulasan enflasyonu frenlemek için faiz oranlarını agresif bir şekilde yükseltip yükseltmemek konusunda düşünüyor. Faiz artışı hisse senetlerinde daha fazla düşüşe yol açabilir, çünkü daha yüksek faiz oranları, şirketlerin ve tüketicilerin aldıkları borçlarını kapatmak için daha yüksek ödemeler yapması ve otomatik olarak şirket karlarının düşmesi anlamına geliyor.

Yine de analistler bu gibi durumlarda uzun vadeli düşünmenin öneminin altınız çiziyor. Lerner, konu ile ilgili “Piyasaların jeopolitik olayları takiben nihayetinde toparlanma eğiliminde olduğunu ve düzeltmelerden gelen geri dönüşlerin çok keskin olma eğiliminde olduğunu göz önünde bulundurmak gerekiyor” yorumunda bulundu.

Rusya işgali sırasında hangi hisseler satın alınmalı?

ABD merkezli yatırım şirketi Wedbush Securities analistleri Daniel Ives ve John Katsingris, teknoloji hisseleri satın almayı düşünmek için iyi bir zaman olduğunu belirterek, “Her bir jeopolitik şok olayı farklı ve benzersiz olsa da 2000 yılından bu yana stratejimiz küresel kaos dönemlerinde panik nedeniyle fazla satılan teknoloji şirketi hisselerini satın almak yönünde oldu” dedi.

Ives ve Katsingris, siber hisse senetlerine dikkat edilmesi yönünde çağrıda bulundu.

“Ufukta artacağı kesin olan siber saldırılarla birlikte, siber güvenlik sektöründeki büyüme potansiyelinin ve iyi konumlanmış şirketlerin teknoloji hissesi yatırımcıları için ön planda olması gerektiğine inanıyoruz.”

Fed faiz artırımından geri adım atacak mı?

Fed son toplantısında, şu anda sıfıra yakın seviyelerde olan faiz oranlarını bu yıl en az üç kez artırmayı planladığını duyurdu. İlk zam önümüzdeki ay yürürlüğe girecek. Ancak Rusya probleminin ABD için oluşturduğu ekonomik riskler, Fed’in faiz oranlarını yükseltme zamanını ve artışın ne kadar olması gerektiğini yeniden düşünmesine neden olabilir.

Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester perşembe günü yaptığı açıklamada, “Ukrayna’da krizinin ABD’deki orta vadeli ekonomik görünüm üzerindeki etkileri de para politikasında uygun hızın belirlenmesinde etkili olacak” dedi.

Comerica Bank’ın baş ekonomisti Bill Adams, krizin Fed’in faiz oranlarını artırma konusunda toplam 180 derecelik bir dönüş yapmasına sebep olmayacağını belirtti.  İşgalin Fed’in faiz oranlarını 50 baz puan artırmasını “çok daha az olası” hale getirdiğini söyleyen Adams, “ABD’deki enflasyon hedefin çok üzerinde. Taleplerdeki ivme ve güçlü istihdam artışıyla birlikte faizlerin çeyrek puan artırılması muhtemel” yorumunu yaptı.

ABD yerel petrol üretimini artırma politikasına giderse, enflasyonun Fed önlemleri olmadan bile yavaşlayabilmesi olasılığı var.  Commonwealth Financial Network’ün baş yatırım sorumlusu Brad McMillan, böyle bir politikanın hem petrol fiyatlarındaki artışı kısıtlayacağını hem de ABD ekonomik büyümesine katkı sağlayacağını söyledi.

finance.yahoo.com

Çeviri: Cem Cetinguc