Borsa
Piyasa gündemi: Elon Musk ‘ifade özgürlüğü alanı’ inşa ediyor
Milyarder girişimci Elon Musk, Twitter’a 43 milyar dolarlık nakit devralma teklif etti. Tesla CEO’su, sosyal medya şirketinin büyümesi ve özgür…
Milyarder girişimci Elon Musk, Twitter’a 43 milyar dolarlık nakit devralma teklif etti. Tesla CEO’su, sosyal medya şirketinin büyümesi ve özgür konuşma için bir platform haline gelmesi için ‘özel’ olarak alınması gerektiğini söylerken, teklifi duayen yatırımcı Warren Buffett’in ‘al ya da bırak’ taktiğine benzetildi.
Rakamların dili ile konuşursak, Musk’ın Twitter’a 43 milyar dolar değer katan hisse başına 54,20 dolarlık nakit teklifi, Twitter’ın sosyal medya platformundaki %9,1 hissesinin halka açıklanmasından önceki son işlem günü olan 1 Nisan kapanışına göre %38’lik bir primi temsil ediyor. Twitter hisselerinin 2021’de 60 doların üzerinde işlem gördüğünü de not etmiş olalım.
Geceyi 46,66 dolar seviyesinden ve bir önceki güne nazaran düşüle tamamlayan Twitter hisseleri, devralma işleminin gerçekleşme şansının az olduğunan işaret ediyor. Bloomberg’in haberine göre Twitter cephesinde teklif hoş görülmezken, şirket olası satın alımı engellemek için bir dizi önlem almaya hazırlanıyor. Musk, Twitter’ın olağanüstü bir potansiyeli olduğunu ve bunu açığa çıkaracağını söylemişti.
Dün öğle saatlerinde Elon Musk’ın Twitter teklifinin gölgesinde kalan TCMB’nin olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından beklentilere paralel ‘pas’ kararı çıktı. TCMB, enflasyonun seyrine karşı reel getiriye bakmaksınız politika faizini %14 seviyesinde sabit tutma kararı aldı. Karar ardından açıklanan politika metninde, TCMB’nin kredilerdeki büyüme hızından rahatsız olduğunu net bir şekilde görüldü. Bu bağlamda, makro ihtiyati önlemlerin de alınacağının altı çizilmiş. Bunun tam olarak ne olduğunu bilmesek de, zorunlu karşılıklarda bir değişime ihtimal tanıyoruz.
Not düşmüş olalım ki, Bloomberg haberine göre, Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan ihracat ve turizm gibi döviz kazandıran sektörlere uzun vadeli finansman sağlanacağını iletti, %9’lu faiz seviyelerine kadar inecek TL krediye işaret etti.
TCMB ardından sahneye çıkan Avrupa Merkez Bankası (ECB) da benzer bir şekilde faiz oranlarında herhangi bir değişikliğe gitmedi. Ekonomiyi desteklemek adına devrede olan tahvil alımlarının bir sonraki çeyrekte bitirileceği sinyali yinelenirken, ilk faiz artırımının zamanlaması ise muğlak bırakıldı. Multi yılların zirvesine yükselen ve neredeyse ECB’nin hedefinin 4 katına gelen enflasyona paralel, ECB’nin tonunu sertleştirmesi beklenirken, kuvvetle muhtemel Ukrayna krizinin Avrupa ekonomileri adına tam olarak nelere sebebiyet verebileceğini tam olarak ölçemeyen ECB, net bir sinyal sunmaktan imtina etti. Bu da hâliyle ECB’nin biraz ‘güvercin’ olarak nitelendirilmesine neden oldu.
ABD 10 yıllık tahvil getirisinin %0,85 ; ABD 10 yıllık tahvil getirisinin ise %2,83 seviyesinde olması ve aralarındaki makasın euro alehine açılması, EURUSD paritesi üzerinde baskı kuruyor. ECB’nin önünü göremeyerek pozisyonunu korumasına paralel, toplantı öncesinde 1,09 seviyelerinde işlem gören EURUSD paritesi, karar ardından 1,08 seviyesinde bulunan kritik desteğini aşağı yönlü test etti. Bugün haftanın son iş günü. Haftalık kapanışını 1,08 seviyesinin altında olması, sırası ile 1,0635 ve 1,05 seviyelerindeki destek bölgesine varan bir düşüşün önünü açabilir. EUR uzun pozisyonlara dikkat etmekte fayda görüyoruz; riskler aşağı yönlü görünüyor.
Doların piyasa kuru olan DXY, sepetin içerisinde yer alan ağırlıklı para birimi EUR’nun geri çekilmesi ile yeniden 100,7 dolar seviyesine kadar yükselerek son 2 senenin yeni en yüksek seviyesini test etti. Teknik mânâda, yukarıda 101 seviyesi bizleri şaşırtmayacaktır. Doların küresel olarak değer kazanmasına paralel, hafta ortası 14,55 seviyesine kadar gerileyen USDTRY kuru, dün 14,62 seviyelerine varan bir yükseliş kaydetti.
Her hafta Perşembe günü olduğu üzere, TCMB’nin açıkladığı haftalık para ve banka, ve menkul kıymet istatistiklerini takip ettik. 08 Nisan ile biten haftada, parite/fiyat etkisinden arındırılmış rakamlara göre gerçek kişilerin döviz mevduatları (DTH) bir önceki haftaya göre 0,3 milyar dolar azalırken, tüzel kişilerin ise 1,1 milyar dolar artış kaydetti. Stok rakamına bakarsak, toplam DTH 215,6 milyar dolar seviyesine gerilerken, son iki haftada 2 milyar dolar azalış kaydetti.
Yurtdışı yerleşiklerin menkul kıymet pozisyonlarına baktığımızda ise, yine aynı haftada hisse senetlerinde 245 milyon dolar alım, tahvillerde ise 39 milyon dolar net satış olduğunu görüyoruz. Yılbaşından bu yana portföy çıkışlarına sahne olan Türk Mali piyasalarına (toplam 2,4 milyar dolar) son 2 haftadır yavaş da olsa yabancı ilgisinin arttığını görüyoruz: 0,32 milyar dolar (bakınız grafik).
TCMB’nin analitik bilançosuna göre, brüt döviz rezervleri yaklaşık 0,9 milyar dolar artarken, altın rezervleri ise anlamlı bir değişim kaydetmedi. Toplam brüt döviz ve altın rezervleri bir önceki haftaya göre 0,95 milyar dolar artışla 109,9 milyar dolar seviyesine yükseldi. Swap yani emanet dövizler düşüldükten sonra TCMB’nin net döviz rezervlerinin ise Nisan başından bu yana eksi 54,1 milyar dolar seviyesinde göreceli yatay seyrettiğini görüyoruz (bakınız grafik).
Haftanın son iş gününde, Brent cinsi ham petrolün varil fiyatının yeniden yükselişe geçerek 111 dolar seviyesine geldiğini görüyoruz. Salı günü Brent 97,50 dolar seviyesine kadar gerilemişti. Ukrayna krizi tüm şiddetiyle devam ederken, Putin’in savaş makinesinin finansmanını kesmesi için Rus petrolü alıcıları üzerinde artan baskı, arz yönlü baş gösterecek sıkıntılara paralel petrolün varil fiyatının yükselmesine neden oluyor. Biden’ın devreye soktuğu Stratejik Petrol Rezervlerini kullanma stratejisinin de pek de etkili olmadığını görüyoruz.
Savaş döneminin bir diğer kıymetli emtiası olan altının ons fiyatı haftanın son iş gününde 1,973 dolar seviyesinde karşılıyor. Teknik bir bakış açısıyla, 1,960 dolar seviyesi üzerinde hafta tamamlanırsa, altının yukarı yönlü isteğini koruyacağını düşünüyoruz.
Bu sabah, Çin merkez bankası, ekonomik yavaşlamayı yumuşatmak adına daha fazla parasal teşvik çağrısına rağmen, politika faizini %2,85 seviyesinde sabit tutarak indirime gitmezken; piyasalara likidite sunmaktan da kaçındığını görüyoruz. Çin Merkez Bankası’nın bu adımı sonrası Asya piyasalarında hâkim rengin bu sabah kırmızı olduğunu görüyoruz. ABD borsalarının da dün akşamı %2’ye varan düşüşler ile tamamlaması ardından, Şangay borsası bu sabah %0,7 aşağıda işlem görüyor.
ABD piyasaları Kutsal Cuma tatili nedeniyle bugün kapalı konumda olacak. İçeride bütçe dengesi; ABD’de ise kapasite kullanımı ve sanayi üretimi takip edilebilir.
iktisatbank.com