Kaya Özyürek: Bankacılıkta Değişim mi Söz Konusu?

Global Finansal Krizden beridir finansal sistemde çok şey değişti. Özellikle bankaların, sistemsel riski azaltmaya yönelik olan Basel 3 regülasyonlarına son yıllarda adapte olmaları, para piyasalarında köklü değişiklikleri de beraberinde getirdi. Basel 3 sisteminde bankalar, daha sıkı likidite, fonlama ve öz sermaye regülasyonlarına tabi. Yapılan araştırmalar sonucu, sıkı regülasyonların beraberinde kârlılık göstergelerinde düşüş de görülebilmekte. Borç yükü yüksek olan özel sektör kesimlerine sahip gelişmiş ülkelerde, sıkı regülasyonların yaratabileceği kârlılık oranlarındaki bir düşüşü telafi edebilmek için bankalar, özellikle kredi talebinin düşük olduğu şu pandemi döneminde, kredi fiyatlamalarında artan maliyetleri yansıtmaktan ziyade farklı stratejiler izleyebilmekteler. Bu stratejilerin başında şirket satın alımları yer almaktadır.

Şirket satın alımları kapsamında bankacılık sektöründe JPMorgan Chase&Co. (JPM), büyük bir role sahip. Sadece bu yıl JPM, 30’un üzerinde satın alım gerçekleştirdi. En son 9 Eylül’de The Infatuation adında popüler bir restoran bulma platformunu satın aldığını kamu oyu ile paylaştı. Bankacılık ile yeme-içme sektörü arasında nasıl bir bağ olabilir? Elbette banka müşterisine sunulan özel avantajlar burada rol oynamakta.

The Infatuation, Dünya’nın çeşitli yerlerinde kullanıcıya restoran bulma ve farklı kullanıcılar tarafından paylaşılan yorumları okuma imkanı sunan bir platform. Bir sözcüyü göre JPM, Chase kredi kartı kullanıcılarına The Infatuation platformu üzerinden özel fırsatlar sunmayı hedeflemekte. JPM’in bu hamlesini, pandeminin de etkisiyle azalan kredi talebine karşın pandemiyle beraber hızla artan kredi kartı kullanan müşteri kitlesini çekebilmek adına olduğu şeklinde yorumlayabiliriz.

Bu sadece bir örnek. Ancak, bankacılık sektöründe ciddi pazar paylarına sahip bankaların son dönemlerde şirket satın alımlarına yönelmelerinden yola çıkarak şunu belirtmekte fayda var: sektör içerisinde kâr elde etmek için yeni uğraşlar söz konusu ve bu uğraşların temeli müşteriye her zamankinden daha çeşitli olanaklar sağlamaya dayanmakta. Söz konusu olanaklar hayatımızın birçok alanını kapsamakta.

Elbette ki daha önceki dönemlerde de müşteriye sağlanan çok çeşit olanaklar mevcuttu. Buradaki ana tema, sektörde farklı alanlarda artan rekabet karşılığında müşteriye daha çok fırsatlar sunulması, çünkü bilgiye ulaşımın her zamankinden daha hızlı olduğu şu zamanda, doğru zamanda doğru yerde doğru hizmeti sağlamak, sürdürülebilir ve kazançlı bir iş modeli açısından çok daha elzem olmaktadır. Önümüzdeki dönemlerde bankaların, tüketici sektörlerinde daha çok şirket satın alımları yaptığını görebiliriz.

NOT: yazdıklarım yatırım tavsiyesi veya reklam amaçlı değildir. Yazdıklarım sadece kendi fikirlerimdir.

Kaya Özyürek

Twitter: @financeplumber