Erol Taşdelen: Bankaların, kar beklenti anketleri ne kadar sağlıklı!
25 Ekim 2021Bankadan gelen alışkanlıklardan olacak ki sürekli bilanço dışındaki değişkenlere odaklanırım. Aracı kurumlar ile banka kökenlilerin analistlerin anlaşamadıkları bir konu da beklenti anketleri konusudur. Çoğunu ben de gülümseyerek okurum. Zira hemen hemen hepsi fal bakma gibi bir şey. Zaten gerçek bilançolar açıklanınca; bu grubun değerlendirme yazılarının çoğu “beklentilerin altında kaldı” veya “beklentinin üzerinde kar etti” gibi cümlelerden ile dolu. İyi de o senin beklentin; ya gerçekler!
Beklenti anketleri neye göre yapılıyor?
Diğer firmaları bir kenara bırakayım uzmanlık alanım olan Bankacılığa bakıyorum. Örneğin kar beklentisini açıklayan uzmanlar bunu neye göre yapıyorlar. İçerden bankalardan bilgi alıyorlar o nedenle açıklanan rakamlara yakın beklenti açıklıyor desek, bu suç, zira bankalar borsada işlem gören kurumlar. Yatırımcılar bu anketlere bakıp o bankanın kağıdını aldığında açıklanan bilanço ile tahminler tutmadığında yatırımcıya zarar ettirilmesini kim sahiplenecek. Veya SPK- BDDK bu konuda hiç çalışma yaptı mı merak ediyorum. Peşim peşin söyleyeyim : sanmıyorum! Aracı kurumlar biliyor banka kağıtları atağa kalkmadan borsada diğer kağıtlar aynı çarpan etkisini yapmıyor, belki de beklenti büyük olduğundan bu alana yöneliyorlar!
Bankaların açıklanan bilançoları bile soru işaretleri ile doluyken tahmin nasıl yapılıyor?
Bankalar kar açıklıyor değil mi? Defalarca yazdım açıklanan karlılığın % 20’sine yakını kağıt üzerinde karlılık ve gerçekçi değil. Bu da benim tahminim ama gerekçeleri mi de yazıyorum. Bir defa açıklanan faiz gelirleri henüz tahsil edilmiş, kasaya konmuş bir faiz geliri değil, örnek mi; bankalar dört büyüklerin 8,4 milyar TL’lık kredilerini iki yıl ödemesiz 9 yıl yapılandırdı ama sadece bu dört takımın toplam borcu Ağustos sonu itibarıyla 13,2 milyar TL ve önemli bir kısmı banka borcu. Bankalar 2 yıl ödemesiz yapılandırdı ama açıkladıkları bilanço dönemlerine düşen faiz gelirleri de sanki tahsil etmiş gibi bilançolarında gösteriyor. Dört büyükler bilindiği için örnek verdim. Bunun gibi binlerce firma ve milyarlarca lira kredi var.
Tahmin mi hayal mi?
Takipteki krediler 150 milyar TL’yi aştı ama bunun üç katı canlı olan sorunlu krediler dolu donuk olarak hala yüzdürülüyor. Defalarca ödemesiz dönem koyup yapılandırılan krediler var. O nedenle Temmuz ayında BDDK ‘Canlı Kredilerin Varlık Şirketlerine satışının’ önünü açtı. Bu kredile o kadar sağlıklı ise -ki olmadığını defalarca yazdım- o zaman bu krediler genelde %5’ler seviyesinden Varlık Şirketlerine niye satılacak. Sorunlu krediler açıklanan rakamlara göre toplam kredilerin %15’ler seviyesine geldi. Bunun üzerine en iyi tahminle en az hiç sorunlu krediler içinde gösterilmeyen %5’de sorunsuz gösterilip yüzdürülen krediler ekle şu an banka kredilerinin %20’ye yakını sorunlu kredi portföyü yükü ile ortalıkta dolaşıyor. Vaziyet-i Umumiye bankacılık sektöründe bu iken nasıl oluyor da kar tahminleri yapılıyor şaşıyor insan.
Gerçekler ile yüzleşmeden bilançolar sizi ters köşe yapar!
Yakında banka bilançoları açıklanmaya başlayacak hep birlikte göreceğiz hayal mi satılmış, sorunlar halı altına mı süpürülmüş. Sorunlar dillendirilmiyor ama karlılık rakamları havalarda uçuşacak! Takip edenler bilir, nerede ise her bankanın basın açıklaması copy/paste gibi “piyasalara şu kadar Kredi ile destek verdik” diye başlar. Bankanın kredisi düşmüş hala kredi desteğinden bahsedeler. Dolar bazında ortaya koymuştum. 2019/2020 yılları bilanço karşılaştırmada bankalar mevduatını 50,9 milyar USD artırırken, kredileri sadece ve sadece 1 milyar USD artmıştı ama hepsi piyasalara ne kadar destek verdiklerini açıklamıştı. Aktif Rasyo durup dururken çıkmamıştı ki!
Hafız-i beşer yazı hatırlatır
Bu dönem bazı CEO’lar çalışanlarının gözünün içine baka baka “prim vermeyeceklerini” açıkladı! Bu mudur başarı hikayeniz? Bol primli dönemde başarı CEO’nun, başarısız dönemde suçlu çalışan emekçiler öyle mi! İnancınız yok belki ama ben söyleyeyim siz ve ekibiniz baya bir dua aldınız! CEO’nun görevi ve sorumluluğu nedir ki? Personele prim veremeyecek hale gelmişsiniz ama hala başarı ninnileri anlatılıyor.
Tanzimat dönemi şairlerimizden Muallim Naci´ye aittir bu anlamlı özdeyiş: ‘Hafıza-i beşer. Hafıza beşer ama yazı kalır. Yoksa ortada banka CEO’ların uzak doğu guruları gibi eller önde parmak uçlarında birleşmiş, kafa yukarıda dolaştıkları gibi başarı hikayesi yok! Tek başarıları konjonktüre göre pozisyon almaları. Bakmayın ortalıkta dolaştıklarına hepsi sıcak paranın tekrar gelebilmesi için ortam oluşmasını bekliyor. Bol sıcak parada bankayı yönetmeniz için bir şey yapmanıza gerek yok ki! Asıl yöneticilik, liderlik sıkıntılı dönemde başarı hikayenizdir. O da rekabetin neresindeydiniz, nereden nereye geldiniz ona bakacaksın. Rakipler almış başını gitmiş ama bazı bankalara bakıyorum hala uyanamadı hayal aleminde göbek danslı reklamlar izliyor. İyi uykular, tatlı rüyalar! Yakında banka hisselerine yabancı alımlar başlar hisse senetleri yükselir, öyle bile olsa geliyor gelmekte olan…
Erol TAŞDELEN
bankavitrini.com