Çetin Ünsalan: Ekonomi kitabında ne yazıyor?
15 Kasım 2021Memur-Sen’in Büyük Türkiye Buluşması’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonominin kitabını yazdıklarını söyledi. Ben de geçtiğimiz 20 yıla baktığımızda bu konuda kendisiyle hemfikirim.
Gerçekten de Türkiye iktisat tarihine geçti ve geçmeye de devam ediyor. Fakat ayrıldığımız bir husus var. Bu kitap, sıkışıldığında başvurulacak eserler yer alacak ama başarı hikayesi olarak değil. Bu kitabı daha çok ‘bunları yapmayın’ diye yazılan bir prospektüs olarak nitelendirmek lazım.
Mesela bu kitapta ne yazıyor olabilir? Finansal genişleme sırasında, gelen sıcak paraya kanarak insanları borçlandırıp, gelecek gelirlerini harcamanın borçlu bir toplum yaratmaktan başka bir işe yaramadığı tespiti var. Gelen paranın bir maliyeti olduğunun ve değer yaratarak geri ödenmesinin mümkün olduğu söylenecek.
Örneğin parayı kur oyunları üzerinden baskı unsuru olarak görüp, üretim yapamaz bir ülke yaratmanın, para bulabildiğiniz sürece işleyecek bir sistem olduğunu, para kesildiği anda da büyük bir yıkıma neden olduğu anlatılacak.
Öncelikler sıralamasının ne denli önemli olduğu, istihdam yaratmak yerine köprü, yol yapmanın sadece iktisadi açmazlara neden olacağı anlatılacak. Yolların geçilmek için değil, ekonomi yaratmak için yapıldığı, bu ekonomiden sağlanan refahla o yolların üzerinde icralık olmayan araçlarla geçilmesinin ekonomik doğru olduğu ortaya konulacak.
Yine mesela, bir şehirde deniz ulaşımı yüzde 3,5 kullanılırken, borç parayla yerin altına yol döşeyip, sonra ödeme ve geçiş garantisi vermenin, gelecek kuşaklara büyük sıkıntı yaratacak bir akıl dışılık olduğu söylenecek.
Farzı misal inşaatın gelişen bir ekonominin ihtiyaçları nedeniyle büyümesi gereken önemli bir sektör olduğunu anlatılacak. Tüm sektörleri öldürüp, müteahhitlik yapmaya kalkan, inşaattan başka bir sektör tanımayan ülkelerin büyük iflasını anlatacak.
Vatandaşa iane dağıtarak sürdürülebilir bir ekonomik başarı elde edilemeyeceğini ortaya koyacak. Büyümenin değil, kalkınmanın esas olduğunu, sadece rakamlar ekonomisi yaratmanın büyük perişanlıklara yol açacağı gösterilecek.
Planlı ekonominin, envanterin, oluşturulacak yol haritasının sonuç almak adına kritik rolde olduğu, kervan yolda düzelir diye günü birlik iş yapan ülkelerin nasıl kaynaklarını boşa harcadığının örneği olarak paylaşılacak.
Elindeki, daha önce yaptığı fabrikaları, tesisleri, modernize etmek, çağın gereklerine uydurmak yerine, satıp savıp özelleştirme adı altında güzelleştirme yapmanın, alanların da fabrikaları kapatıp alışveriş merkezleri dikmesinin ülke ekonomisini savunmasız bırakacağının örnekleri paylaşılacak.
Bu misalleri çoğaltabiliriz. Ama en baştaki noktaya gelirsek, Türkiye’yi yönetenler ekonominin kitabını gerçekten yazdı ve hakikaten bir gün üniversitelerde de okutulacağını düşünüyorum. Fark, bir başarısızlık ve ekonomik fiyasko hikayesi olarak okutulacak olması.