Uzaktan çalışma 2022’de kalıcı olarak %42.5’e yükselebilir

Hibrit çalışma modelinin yaygınlaşmasıyla birlikte sanal toplantı ve etkinliklere olan ilgi de artmaya devam ediyor. Yapılan araştırmalar uzaktan ve hibrit çalışma modellerinin pandemi sonrasında kalıcı olabileceğini ortaya koyuyor. Deloitte Türkiye’nin geçtiğimiz dönemde yayınladığı raporunda ‘Pandemi sonrasında evden çalışma şirketinizde daha fazla uygulanmalı mı?” sorusuna evet cevabı verenlerin oranının %72.9 olduğu görülüyor.

Sanal gerçeklik teknolojileriyle iş dallarına uygun eğitim modülleri, iş güvenliği simülasyonları ve oyunlaştırma içerikleri sunan Modern Innova tarafından geliştirilen Backyard Workhub, iş hayatının geleneksel çalışma biçimlerinin dışında bir çözüm geliştiriyor. Uzaktan çalışma ile ofisten çalışmayı bambaşka 2 model olarak gören geleneksel bakış açısı yerine fiziksel mekan sınırlamalarından tamamen bağımsız bir çalışma biçimi yaratan Backyard Workhub, şirketlere teknolojinin etkisi ile birlikte işin doğasını değiştirme ve geliştirme konusunda çözümler sunuyor.

Pandemi, hayatın her alanında köklü değişikliklere yol açtı. Bu değişimden en çok etkilenen alanların başında ise çalışma modelleri geliyor. Strategy Analytics tarafından gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre dünya çapında uzaktan çalışan iş gücünün 2022’de kalıcı olarak %42.5’lara yükselmesi beklenmekte.

Kariyer sitesi Flexjobs tarafından yapılan anket ise uzaktan çalışma modelinin, çalışanlar tarafından en çok aranan avantaj olduğunu gösteriyor. Ankete katılan çalışanların %81’i uzaktan çalışma veya hibrit çalışma sisteminin en çok tercih ettikleri çalışma modeli olduğunu belirtiyor.

Fiziksel sınırlamalarından bağımsız bir çalışma modeli

Araştırmalar, pandemiyle birlikte değişen çalışma modellerinin pandemi sonrasında da devam edeceğini öngörüyor. Özellikle hibrit çalışma modelinin kalıcı hale geleceği öne çıkarken, bu çalışma sisteminin doğru bir altyapı ve tüm ihtiyaçlara cevap verebilen platformlar aracılığıyla gerçekleştirilme ihtiyacı da ortaya çıkıyor.

Sanal gerçeklik teknolojileriyle iş dallarına uygun eğitim modülleri, iş güvenliği simülasyonları ve oyunlaştırma içerikleri sunan Modern Innova tarafından geliştirilen Backyard Workhub, fiziksel mekan sınırlamalarından tamamen bağımsız bir çalışma modeli sunuyor.

Backyard Workhub, AR ve VR teknolojilerini sanal ve fiziksel mimari yapılandırmalar ile harmanlayarak çeşitli ölçeklerde fiziksel ofisleri küçülten, mimari yapıların yanına sanal yapılar ekleyerek şirketleri büyüten çözümler sunuyor. Backyard Workhub, sayesinde esnek çalışma arttıkça sabit gelirler de düşüyor.

Backyard Workhub, uzaktan çalışma koşullarının olumsuz etkilerini ortadan kaldırıyor

Gerçek ve sanalın iç içe geçtiği kurgusal bir evren tasarımı olan Vemaker platformuna entegre olan Backyard Workhub,  farklı modellerdeki yapılandırmaları yoluyla sabit giderleri düşürerek şirketlere teknolojik bir çözüm sunuyor. Pandemi ile birlikte yaygınlaşan evden çalışma modeli cazip bir model gibi görünse de bu çalışma şekli pek çok sorunu da beraberinde getiriyor. Uzaktan çalışmada ekipler özellikle iletişim, odaklanma, şirket aidiyeti, motivasyon düşüklüğü, donanım ve altyapı gibi sorunlarla yüzleşiyor. Backyard Workhub, VR/AR altyapısı ile uzaktan çalışma koşullarının şirket kültürü, yönetici ve çalışanlar üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldırmayı amaçlıyor.

Şirket aidiyetinin devam etmesini hedefliyor

Backyard Workhub ile ofis çalışanlarının fiziki olarak kendilerini şirketlerinde çalıştıklarını hissetmelerini hedeflediklerinin altını çizen Modern Innova Yönetici Ortağı Çetin Dalva “Pandemiden önce etkinliklere, seminerlere ve konferanslara destek veren platformumuz, pandemi ile birlikte günümüzün ihtiyacı olan uzaktan çalışma sistemlerine de cevap verebileceğini farkedip Backyard Workhub platformu altında evrildi. Vemaker adamızın içinde kiralanabilen sanal ofis alanları da bu şekilde ortaya çıkmış oldu” diyor.

Şirketin birebir modellenmiş alanları üzerinde fiziki olarak yapılabilen tüm çalışmaların aynı şekilde platform üzerinde yapabileceğini, hatta çalışanların dijital kayıt tutulabilecek şekilde faaliyet gösterebileceklerini de belirten Gökçer, “İlk defa bizimle sanal ofis üzerinden çalışmayı deneyecek firmalara öncelikle mevcut ofislerini koruyup, ekip arkadaşlarının yüzde ellisini platform üzerinden çalıştırmalarını öneriyoruz. İkinci aşamada ise bir kaç aylık deneme süresinden sonra mevcut ofislerini de küçültebilecek mimari desteği de vererek istedikleri oranda elemanı platform üzerinden çalıştırabileceklerini öngörüyoruz. Önümüzdeki dönemde tüm dünyadaki mevcut ofis çalışma sistemlerinin; gerek gider kalemlerindeki karlılık, gerekse de sürdürülebilirlik kapsamında bu sistemlere geçiş yapmak zorunda kalacağını düşünüyoruz” şeklinde sözlerine devam etti.