Ekonomi
Maden sektörünün ihracatı yılın ilk 11 ayında 5,39 milyar dolara ulaştı
Zengin rezervler ile sanayinin birçok dalına doğrudan katkı sağlayan maden sektörünün ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 2021 yılının 11 ayında yüzde 42,41 artış gösterdi. Sektörün 11 aylık ihracatı 5,39 milyar dolar olarak gerçekleşti...
Zengin rezervler ile sanayinin birçok dalına doğrudan katkı sağlayan maden sektörünün ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla 2021 yılının 11 ayında yüzde 42,41 artış gösterdi. Sektörün 11 aylık ihracatı 5,39 milyar dolar olarak gerçekleşti. Verilere dair açıklamalarda bulunan TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İMİB Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, lider ve mevcut pazarlardaki etkileşimin daha da geliştirmek ve yeni pazarlara açılmak için İMİB olarak sürdürülebilir bir şekilde çalıştıklarına vurgu yaptı. Günlük yaşam içinde kullanılan neredeyse her ürünün içerisinde en az bir maden olduğunun altını çizen Dinçer, madenciliğin daha sürdürülebilir ve doğa dostu şekilde yapılması adına gerçekleştirdikleri çalışmaları kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceklerini açıkladı.
Türkiye ekonomisine dolaylı yoldan 40 milyar dolarlık katkı yapan madencilik sektörü, 2021 Kasım ayında 548,4 milyon dolarlık ihracata imza attı. Konuya dair görüşlerini paylaşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, geçen yılın aynı ayına göre ihracatta yaşanan değer artışının yüzde 26,8 olduğunu ifade etti. Dinçer, 2021’in ilk 11 ayında 5,39 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren sektörün, geçen yılın aynı dönemine göre yakaladığı artış oranının yüzde 42,41 olduğu bilgisini verdi.
İlk 11 ayın metalik cevher ihracatı 1,95 milyar dolar
Dinçer, maden sektörünün alt kırılımlarındaki ihracata yönelik ise şu değerlendirmeleri yaptı: “Yılın 11 ayında metalik cevherler geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 65,9’luk bir artış gösterdi ve 1,95 milyar dolarlık ihracat ile ilk sırada yerini aldı. İkinci sırada yüzde 21,2’lik artış ve 1,17 milyar dolar ile işlenmiş doğal taş, üçüncü sırada yüzde 32’lik artış ve 994,3 milyon dolar ile endüstriyel mineraller yer aldı. Dördüncü sırada ise yüzde 24,8’lik artış ve 758 milyon dolar ile blok doğal taş ihracatı yer aldı. Bu maden gruplarını yüzde 126,7’lik artış ve 287,9 milyon dolarlık ihracat ile ferro alyajlar takip etti.”
Maden ihracatında ilk sırada yüzde 32,6’lık artış ile Çin yer aldı
Maden sektöründe Çin’e yapılan ihracatta geçen yılın aynı dönemine göre yaşanan büyüme yüzde 32,6 oldu. Bu durum ABD’de yüzde 47,9, İspanya’da yüzde 37,9 olarak gerçekleşti. 11 ayda doğal taş ihracatında ilk sırayı 583,2 milyon dolarla Çin’in aldığını söyleyen Dinçer, ikinci sırada ABD’nin olduğunu ve ülkeye 423,4 milyon dolar değerinde doğal taş ihracatı yapıldığını aktardı. Dinçer, ABD’den sonra 91,8 milyon dolarla Fransa’nın, 87,6 milyon dolarla Irak’ın ve 85,1 milyon dolarla Hindistan’ın bulunduğunu belirtti.
Dinçer, ihracat rakamları ve sektörün güncel durumuna dair ise şunları söyledi: “Dünyada üretimi yapılan 90 maden türünün 80’i ülkemizde bulunuyor. Madenler arasında önemli bir yere sahip doğal taşlar ise bugün dünyada sıklıkla tercih ediliyor ve uzun süreli kullanım imkanı sağlıyor. Bu noktada doğal taşın anavatanı olan ülkemiz, 650’nin üzerinde renk ve desende, 150’den fazla doğal taş türü ile mekanları mimari olarak güzelleştirmenin yanında, ekonomimize milyarlarca dolar katkı sağlıyor. Farklı desen ve renkteki doğal taşlar dünya pazarında ilgi görüyor, önemli projelerde değerlendiriliyor. İMİB olarak mevcut pazarlarımızdaki etkinliğimizi artırırken aynı zamanda yeni pazarlara açılmak için de faaliyetlerimize devam ediyoruz. Sektörümüzün sürdürülebilir büyümesi adına, tüm üyelerimiz ve yetkili kurumlarla sürekli temas halindeyiz.”
“Doğal taşlar sürdürülebilirlik şartlarına cevap veriyor”
Madencilik faaliyetleriyle ilgili kamuoyundaki tartışmalara dair açıklamalarda bulunan Dinçer, “İMİB olarak kullandığımız her ürünün ham maddesinin bir maden ürünü olduğunu, bunun yanında doğa dostu sürdürülebilir madenciliğin mümkün olduğunu kamuoyuyla paylaşıyoruz. Doğal taşlar doğadan elde edildiği için ve koruyucular dışında içeriğinde sentetik malzemeler barındırmadığından çevre dostu. Bundan dolayı ise kullanım sonrasında dönüştürülebilir olması sebebiyle sürdürülebilirlik şartlarına cevap veriyor. Biz de bunu göz önünde bulundurarak ülke ekonomisine katma değerimizi her geçen gün artırmak, Türk doğal taşının dünya pazarından daha fazla pay almasını sağlamak için çalışıyoruz” dedi.