Ekonomi
TCMB faiz indirimine eleştiri yağıyor
TSİ 19:00’da dolar/TL 9.4470-71 seviyesinde günü %2.5 civarında değer kaybı ile kapatıyor. ABD gösterge 10 yıl vadeli devlet tahvilini getirisinin…
TSİ 19:00’da dolar/TL 9.4470-71 seviyesinde günü %2.5 civarında değer kaybı ile kapatıyor. ABD gösterge 10 yıl vadeli devlet tahvilini getirisinin %1.66’yla “tehlikeli bölge” %2.00’a doğru yükseldiği bir günde, TCMB’den gelen dev faiz indirimi gerek yerel, gerekse dış basında eleştirilere neden oldu.
TCMB’nin Erdoğan’ın direktifleriyle para politikası belirlediğinin artık dünyada genel kabul gören kuram olduğuna dikkat çekeriz. Bu çıkarımın anlamı vurgulanmalı: Artık kur-faiz patikasını tahmin ederken, Başkan Erdoğan’ın aklından geçenleri de bilmek zorundayız. Bu “gözlenemeyen değişken” para politikasında azami belirsizlik ve faiz indirimlerinin ekonomiye asgari yarar sağlayacağı anlamına gelir.
Pek çok akademisyenin ‘politika hatası‘ olarak gördüğü faiz indirimlerinin, 2023’te zorlu bir seçimle karşı karşıya olan Erdoğan’ın gevşeme yanlısı adımlar için sabrının da azalması nedeniyle devam edeceği bekleniyordu. Piyasalar, PPK kararı sonrası da açıklamalardan faiz indirimlerinin sonuna gelinmediği ama yavaşlayabileceği mesajı aldı.
ABD merkezli haber kuruluşu Bloomberg, MB kararını “Erdoğan’ın merkez bankası yine lira pahasına faiz indirimi yaptı” başlıklı haberiyle duyurdu.
Haberde, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın alışılmışın dışında parasal fikirleri tarafından desteklenen TCMB, ‘geçici’ enflasyonda beklenenden daha büyük bir faiz indirimi gerçekleştirdi” ifadelerine yer verildi.
Bloomberg’e konuşan Londra merkezli finans kuruluşu InTouch Capital’de analist olan Piotr Matys de “İndirim, TL’nin değerindeki hızlı düşüşün olumsuz sonuçlarına bakılmaksızın merkez bankasının para politikasını gevşetme niyetinde olduğuna dair çok güçlü bir mesaj olarak yorumlanabilir” dedi.
BlueBay Varlık Yönetimi stratejisti Tim Ash, “Merkez Bankası herkesi şaşırtmaya devam ediyor. Piyasalar en kötü ihtimalle 100 puanlık indirim bekliyordu” dedi ve ekledi:
“Kavcıoğlu’nun Kılıçdaroğlu ve piyasalara mesajı açık: Ben yalnızca Erdoğan’ı dinlerim, başkasını dinlemem.
“Patron daha düşük faiz istiyor ve ben kimim ki buna engel olayım.”
Commerzbank’tan Ulrich Leuchtman ise bu indirimin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşleriyle tutarlı olduğunu fakat kurdaki artış nedeniyle reel ekonomiye ciddi bir zarar verme ihtimali bulunduğunu söyledi.
‘Gelecekteki indirimler inandırıcılığını yitirebilir’
Leuchtman bunun yanlış bir politika olduğunu ekledi:
“Bundan sonra ne olacağını kestirmek zor.
“Türkiye’nin 2008’deki gibi bir durumla karşı karşıya ve acil bir faiz artışı yapmak zorunda kalması çok olası.
“Bütün bunlar yalnızca liranın daha fazla çakılmasına yol açar.
“Türkiye için en kötü senaryo ise piyasaların 2008’de yaşananlardan ders almış olması, Merkez Bankası’nın faiz artışı yapsa bile kısa bir süre sonra tekrar hızla faiz indireceğini düşünmeleri olur.
“Bu durumda Merkez Bankası’nın gelecekteki olası faiz artırımları da istenen etkiyi yaratmaz.
“Önümüzdeki süreçte TL’nin artan bir hızla değer kaybetmesi o kadar büyük bir ihtimal ki, şu anda açık TL pozisyonunda olmamak en doğrusu olur.”
Twitter’de mahfi Eğilmez “Türkiye, pek çok konunun tersinin kanıtlanmaya uğraşıldığı özel bir laboratuvar gibidir: Mesela dalgalı kurda devalüasyon yapmaya çalışır, faizi indirerek enflasyonu düşürmeye çabalar. İlginç bir ülkedir yani” yazdı, bir önceki e-maili daha da köşeli: “Artık unutulmayacak noktaya çok yakınız”
Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz ise, ”Kredi maliyeti yükselecek, büyüyemeyeceğiz, işsizlik artacak, hayat pahalılaşacak, fakirleşeceğiz, ileride daha yüksek faizimiz daha değersiz paramız olacak. Son birkaç yıldır oynaya geldiğimiz saklambacı oynamaya devam edeceğiz. Orta gelir kapanı” dedi.
Devam edecek….
Güldem Atabay: Merkez Bankasından agresif faiz indirimi ne anlama geliyor?