Reuters: Türkiye, Kabil Havalimanı’nın kontrol edilmesi planından vazgeçti

Türk mali piyasaları yeni haftayı ılımlı bir şekilde kucakladı. Dün bültenimizde bu eğilimden söz etmiş, Türk Lirasında değerlenme potansiyelinin altını çizmiştik.

Bayram tatili ardından USDTRY kurunda test edilen 8,2950 seviyesinin, Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz indirim talebini yineleyerek TCMB üzerinde baskı kurması ile yönünü yukarıya çevirerek 8,70 seviyesine geçen hafta dayanması ardından, 5 aydır faiz oranlarının değişmediğini gösteren TCMB PPK toplantısı sonrası TL’de iyimser seyir yeniden başladı.

Bu minvalde, kısa vadede yeniden 8,30 seviyesinin diplerinin hedef sahasına girebileceğini öngörüyoruz. Takdir edersiniz ki, TL’deki değerlenme eğilimi hisse senetleri üzerinde de yukarı yönlü bir etkiye neden oluyor. Dün, BIST100 ana endeksi günü %0,5 yukarıda tamamlarken, bir banka üzerinde yoğunlaşan alımların da yardımı ile XBANK (bankacılık) endeksi günü %2 yukarıda tamamladı.

Yurtdışı cephede ise hava sakin olmakla birlikte, artan vaka sayıları moralleri bozuyor. Fiyat davranışında büyük bir bozulma göremesek de, borsalar rekor seviyelerde salınırken, yatırımcıları yeni ve daha da yukarıya itecek bir motivasyon şu anda tam anlamıyla bulunamıyor.

ABD’de artan enflasyon ve istihdam piyasasından gelen sağlam sonuçlara rağmen, ekonominin geneli itibariyle zayıf veriler kafaları karıştırırken (örneğin son 10 yılın en zayıf tüketici güven endeksi), FED’in bir sonraki adımı olarak görülen ‘tapering – para musluklarını kısma – zamanlaması piyasaları huzursuz ediyor.

Özetlemek gerekirse, bir tarafta artan vaka sayıları, ekonomi cephesinden gelen güçlü enflasyon ama zayıf makroekonomik veriler ve FED’in tapering riski piyasalar üzerinde belirleyici olmaya yakın günlerde de devam edecek gibi duruyor.

Dün bu bağlamda, Asya piyasalarının haftayı iyi karşılayamamasına rağmen, ABD borsaları geceyi karmaşık tamamladı. Teknoloji hisselerinin işlem gördüğü Nasdaq hafif gerilerken, en büyük 500 şirketinin işlem gördüğü S&P500 ve sanayi endeksi Dow ise hafif yükseliş kaydetti.

Yeni gün başlangıcında ise, Asya piyasalarında hakim renk yine kırmızı görünüyor. Gösterge endeks Tokyo borsası yatay işlem görürken, diğer Asya piyasalarında %1’e varan eksiler dikkatlerden kaçmıyor.

Çinli düzenleyicilerin, internet sektörü için kaleme aldıkları bir dizi taslak yönetmelik, haksız rekabeti yasaklama ve kullanıcı verilerinin kullanımını kısıtlarken, ülkenin güçlü teknoloji şirketlerine yönelik son hamle olarak görüldü. Japonya tarafında güçlü bilanço verilere rağmen, Delta varyantının hızla yayılması ve beraberinde Afgan krizi, kazanımlarını törpüledi.

Afganistan’dan kaçmak için umutsuz binlerce insan, Taliban’ın başkenti ele geçirmesinin ardından Kabil havaalanını doldurdu. Kaotik görüntülerin yaşandığı Kabil havalimanında, Taliban’dan kaçmak için uçağa sarılan insanların havadan düşerken görüntüleri insanlık tarihine büyük bir ‘ayıp’ olarak işlendi. ABD Başkanı Joe Biden, ABD’nin geri çekilmesiyle ilgili artan eleştirilerle karşı karşıya kalırken, ABD’den tahliyeleri durdurması için sessiz çoğunluğun sesinin hızla yükselttiğini görüyoruz.

Afganistan’da yaşanan kaos ve Kabil havalimanından gelen görüntüler sonrasında düzen sağlanamayınca, uçuşların da durdurulduğunu görüyoruz. ABD’nin çekilme kararı, yukarıda da değindiğimiz üzere sert bir şekilde eleştirilirken, Reuters’in dün akşamki haberine göre, Türkiye, Kabil Havalimanı’nın kontrol edilmesi planından vazgeçti. Haberde, Taliban’dan bu yönde bir talep gelmesi durumunda, konuyu yeniden değerlendirebileceğine yer verilmiş.

Nato zirvesinde, son yıllarda ciddi bir şekilde yıpranan ABD-Türkiye ilişkilerine yönelik Kabil Havalimanı yeni bir umut olurken, bu beklentinin Reuters haberi ile kısa soluklu olması, beraberinde başka sorunlara neden olup olmayacağını yakında anlayacağız. Şunu da itiraf etmek gerekiyor ki, şu anda en önemli gündem, büyüyen mülteci sorunu.

Hazine, Temmuz ayında, 10,9 milyar TL iç borç geri ödemesine karşı 16 milyar TL borçlanma hedefi ile bu hafta 5 ayrı ihaleye çıkıyor. İki ihale dün tamamlanırken, Hazine bugün de 3 ayrı ihale ile aylık programını tamamlayacak. Dün, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı Temmuz ayına ilişkin merkezi bütçe gerçekleşmelerine bakarsak, Hazine’nin neden ihtiyacından fazla borçlandığını rahatlıkla görebiliyoruz. Şöyle ki, Temmuz ayında bütçe 45,8 milyar TL (yılın ilk yedi ayında ise 78,3 milyar TL ) açık verdi.

Piyasalar cephesinde, sakin seyrin korunma ihtimali, Powell’ın konuşmasına kadar mümkün görünüyor. Kıymetli madenler tarafında altın 1,785 ; gümüşse 23,55 dolar seviyesinden işlem görüyor. Altında yükseliş eğiliminin devam edebilmesi adına mutlaka ayın 1,760 dolar seviyesinin üzerinde kapanması gerekiyor. Gümüşte ise defans hattının 22,50 dolar seviyesinde sağlam durması ardından hafif de olsa yukarı yönlü kıpırdanmaya şahit oluyoruz.

Bugünün makro gündeminde, ABD’de açıklanacak sanayi üretimi ve perakende satışlar verisi takip edilebilir. Akşam 20:30’da ise FED Başkanı Powell’in konuşmasını takip edeceğiz.

Boston FED Başkanı Rosengren, dün yaptığı açıklamada, ABD merkez bankasının aylık varlık alımlarını azaltmaya başlama gereksinimi için bir ay daha sağlam bir istihdam raporu görmeye ihtiyaçları olduğunu söyledi. Bu bağlamda, ABD’de 26-28 Ağustos tarihlerinde düzenlenecek Jackson Hole toplantısı ve akabinde Eylül ayının ilk Cuması açıklanacak ABD istihdam raporu belirleyici olacaktır.

Kaynak: iktisatbank.com