Ekonomi
Güneydoğu’da kuraklık: ‘Sofralar çok kötü etkilenecek, acilen afet bölgesi ilan edilmeli’
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bu yıl yağışlar yüzde 40 azalmış durumda. Bu oran tüm bölgelerde görülen…
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bu yıl yağışlar yüzde 40 azalmış durumda. Bu oran tüm bölgelerde görülen en yüksek azalma. Önceki yıllara göre bölge genelinde Mart ayında görülen yağıştaki azalma da yüzde 56 oranında. Uzmanlar, kuru tarım yapılan arazide tahıl ve bakliyat üretiminde yüzde 80 oranında zarar meydana geldiğini söylüyorlar.
Diyarbakır’ın Sur ilçesine bağlı Doğuçanakçı Köyü sakinlerinden Hasan Özbay’ın ailesine ait 6 bin dönümlük arazide ekili arpa, buğday ve mercimek, yaşanan kurak nedeniyle tarlada kurudu.
20 bin dönümlük ekilebilir araziye sahip köyde yaşayan çiftçinin tamamı bu yıl zarar etmiş görünüyor.
Diyarbakır’daki 45 bin çiftçiden biri olan Hasan Özbay, ektikleri buğday, arpa, mercimeğin tamamının susuzluktan kuruduğunu söylüyor:
”Bu yıl hiç yağış olmadı, Diyarbakır’da kuru tarım yapılan tüm arazilerde buğday, arpa, mercimek çöp oldu gitti. Bu yıl bittik zaten, seneye ne yapacağız, şimdiden kara kara düşünmeye başladık.”
Silvan’ın Tokluca Köyü’nde yaşayan Hamit Kuşsalan da, bu yıl 750 dönüm tarlaya buğday ve mercimek ektiklerini, sulama yapmalarına rağmen yüzde elli oranında rekolte kaybı yaşayacaklarını söylüyor.
Kuşsalan, ”Bizim bir avantajımız var, tarlamız sulu, dere yatağından santrifüj ile su çekebildik ama bununla da sadece 100 dönüm araziyi sulayabildik. Bölgedeki her çiftçi gibi bizim de zararımız büyük” diyor.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, kuraklığın bölgede 3 milyon dekar tarım alanını etkilediğini ve çiftçinin bu yıl hasat yapamayacak durumda olduğunu açıkladı.
Bölgede hububat oranı
Türkiye, dünyada mercimek üretiminde ABD, Kanada ve Hindistan’dan sonra 4. sırada.
Ülkedeki toplam tarım alanları içinde bölgenin oranı yüzde 12,9. Güneydoğu, tahıl ve baklagillerin en çok üretildiği bölge konumunda.
Türkiye’de toplam kuru baklagil ekim alanının % 31’ini mercimek ekim alanı oluşturuyor. Toplam kuru baklagil üretim miktarının yüzde 29’unu da mercimek üretimi oluşturuyor.
Ülkenin toplam buğday rekoltesinin yaklaşık % 5’i, kırmızı mercimeğin % 30’na yakını da Diyarbakır’da üretiliyor.
Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin Ziraat odaları, yaşanan kuraklığın, bölgede yetişen ürünlerin toplam rekoltesini düşüreceğini, bu durumun tüketici fiyatlarını etkileyeceğini söylüyorlar.
Önümüzdeki yıl için Türkiye’nin tahıl ve bakliyat ithal etmek zorunda kalınacağı ifade eden uzmanlar, pandemi nedeniyle dünya genelinde alınan gıda tedbirlerine de dikkat çekerek, maliyetin çok daha artacağı uyarında bulunuyorlar.
‘Acilen afet bölgesi ilan edilmeli’
Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, ”Diyarbakır’da buğday hasılatı 1 milyon tondan 300 bin tona gerileyecek” diyor.
İskenderoğlu, sulu tarım yapılan arazilerin durumunun görece daha iyi olduğunu söylese de, ilde zararın yüzde 80 civarında olduğunu belirtiyor:
”Her yıl bir milyon ton üzerinde buğday üretimi yapılıyordu ama bu yıl 300 bin ton bile gelmeyecektir. Devletin bu kuraklıkta üreticiye sahip çıkması ve acilen afet bölgesi ilan etmesi lazım.”
Kendisi de çiftçi olan İskenderoğlu endişeli olduklarını söylüyor:
”Bir dönüme en az 350-400 lira yardım edilmesi lazım. Eğer zararımız tazmin edilmezse 2022 yılında çiftçiler tarlasını ekin ekemeyecek durumda.”
‘Kuraklık çarpan etkileriyle sofralarımıza yansıyacak’
Diyarbakır’daki 3 milyon hektarlık tarımsal alanının yüzde 80’nin susuz tarla olduğunu belirten Diyarbakır Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Samet Ucaman, bölge illerinin tamamının bu kuraklıktan etkilendiğini söylüyor:
”1978’den beri Mart ayında düşen yağış yüzde 14 azalmış durumda. Bölgede buğday, arpa, mercimek, pamuk gibi çeşitli ürünler yetişiyor ama yaşanan kuraklık, kuru tarımın yüzde 70’ini ekledi arazi çorak hale geldi. Köylü araziyi kendi haline bıraktı. Şu aşamadan sonra yağış düşse de ürün kurtulamayacak. Süt olum döneminde olduğu için kuraklık tanenin sütle dolmasına engel oldu.”
Peki bu durum sofraları nasıl etkileyecek?
Ucaman bu soruya, ”Tarladan başlayıp pazara gidiş sürecine kadar ciddi bir zarar var. Pandemi koşullarını da düşünürsek, çarpan etkileriyle sofralarımızı çok kötü etkileyecek” yanıtını veriyor.
Diyarbakır Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Samet Ucaman, Güneydoğu’da çok sayıda baraj olmasına rağmen neden doğru bir sulama yapılmadığını soruyor.
Ucaman, ”Hasankeyf sular altında kaldı ama Batman, Siirt, Şırnak şu an kuraklığı yaşıyor. Çiftçi sahada acı hakikati yaşıyor, perişan olmuş durumda. Tarlaya bağladığı sermayeyi kurtaramadığı için alternatif çareler bulmanın derdinde. Bu kuraklığın Türkiye’ye maliyeti 10 kat daha fazla olacak” diyor.
Haberin tamamı burada.