ENAGrup: Yönetim değişiklikleri ekonomik oynaklığı artırıyor

Geçtiğimiz haftaya, son dönemlerde eşine pek rastlanmayan ekonomik ve siyasi gelişmeler sığdırılmaya çalışıldı. Bunların başında ekonomide çalkantı yaratacak siyasi gelişmelerin yanında, iki önceki Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal’ın görevden alınması ile beraber bu göreve getirilen eski Maliye Bakanı, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal’ın iki gün önce görevden el çektirilmesi kararı da geldi.

Bu sürece bir de Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı’nın son birkaç ay içinde birkaç defa değiştirilmesini de eklediğimizde, ekonomideki oynaklığın nerelerden kaynaklandığı ve aynı zamanda toplumsal maliyetin neden arttığını anlayabilmek daha kolay oluyor.

Enflasyon Araştırma Grubu bu gelişmeleri çok yakından takip ederek, ekonomide meydana gelebilecek hasarı modellemeye çalışmaktadır.

Öncelikle yaratılan hasar ve bunun kısa ve uzun dönemde ekonomiye etkilerini açıklayalım.
1. Modern toplumlarda başta Merkez Bankası olmak üzere birkaç özel/özerk kurumun başkanları kısa dönemde değişmez, değiştirilmez. Özellikle özerkliği, verdiği kararların toplumsal yansıması kapsamında tescillenen ve kabul edilen kurumlardaki bu değişimler, her zaman ya makro ve mikro ekonomik dengeleri bozar, ya da bozuk olan değerlerde dağınıklığa neden olmaktadır.

2. Kısa dönemli (bir yıldan az) vadeli dış borcumuzun 200 milyar $ civarında sabitlendiği bu ortamda, bu tür görevden almalar ülke risk primini aniden yükseltecek, uluslararası güven seviyemizi düşürecektir.

3. Merkez Bankası özerkliği, pek önemsenmese de, para piyasalarını kısa ve uzun vadede etkileyen en önemli özellik olarak karşımıza gelir. Bu özerklik düşüncesindeki aşınma dış borç maliyetini artıracaktır.

4. Yeni göreve başlayan karar vericinin de aynı süreci yaşayacağı beklentisi artarak devam edecektir. Bu ise, işsizlikten enflasyona, ücret seviyesinden dış ticarete kadar hemen her şeyi olumsuz etkileyecektir.

Analizin devamı burada.