Ekonomi
Bakanlık adını koydu: ‘Türkiye Ekonomi Modeli’
Hazine ve Maliye Bakanlığı, üretim odaklı ihracatı önceleyen ‘Türkiye Ekonomi Modeli’nin eşgüdümle uygulanacağını açıkladı...
Hazine ve Maliye Bakanlığı, üretim odaklı ihracatı önceleyen ‘Türkiye Ekonomi Modeli’nin eşgüdümle uygulanacağını, tüm kurumların şeffaf ve öngörülebilir şekilde bu modeli destekleyecek ‘selektif adımlar’ atacağını açıkladı.
Bakanlığın Twitter’daki yapılan paylaşımında, “Üretim odaklı ihracatı önceleyen Türkiye Ekonomi Modeli uygulanırken, para ve maliye politikalarının eşgüdümü ile tüm araçlar etkin şekilde kullanılacaktır” dendi.
Açıklamada, bu modelle büyümenin yüksek kaydedildiği dönemlerde ‘yüksek cari açık verilmesi sarmalından’ çıkılacağına dikkat çekildi.
Modelin Türkiye için ‘hayati seviyede elzem’ olduğu belirtilen açıklamada, katma değerli üretim ile ithal girdinin önlenebileceği sektörlere, tarıma, turizme ve istihdamın artırılmasına öncelik verileceğine de dikkat çekildi.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
(16.12.2021) pic.twitter.com/2krdi4fsOb— T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı (@HMBakanligi) December 16, 2021
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından ortaya atılan bu modelde cari fazla hedeflenirken, cari fazlanın kalıcı hale gelmesiyle birlikte dövizde dengenin lehe döneceği öngörülüyor.
Üretim sayesinde ithalatta azalış ya da yatay seyirle dış ticaret dengesinde belirgin pozitif seyir bekleyen hükümet, aynı anda ithalatın pahalanmasıyla birlikte birçok ara ürünün de Türkiye’de üretileceğini, ihracat ve istihdamın belirgin şekilde artacağını planlıyor.
Ekonomi yönetimindeki genel kanı, bu şekilde Türkiye’nin kalıcı düşük enflasyona ulaşacağı, kısa vadede enflasyonun artabileceğini, bunun yarattığı fakirleşme hissinin ise diğer ülkelere göre daha güçlü olan bütçe ile telafi edileceği yönünde. Nitekim bugün açıklanan asgari ücrette yüzde 50 artış da bunun örneği.
Muhalefet ise ekonomi yönetiminin tercihlerinin halkı fakirliğe iteceğini ifade ederek, bir an önce bundan vazgeçilmesi ve seçime gidilmesi gerektiğini savunuyor.
Son yıllarda Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminde sık sık değişikliğe gidilmesi, Erdoğan’ın düşük faiz isteğiyle üretim, ihracat ve cari dengede fazla verilmesini öngören ekonomi planına yönelik endişeler sebebiyle Türk Lirası’nın dolar karşısındaki bu seneki değer kaybı yüzde 50’yi aştı.
TL’deki kayıpların yüzde 45’le büyük bölümü eylül ayı başından beri, yani MB’nin ilk faiz indirimi sinyalinden itibaren kaydedildi. TL, MB’nin 100 baz puanlık faiz indiriminin de etkisiyle bugün de dolar karşısında yüzde 5’e yakın değer kaybetti.