Borsa
YORUM: Global ayı pazarı başlıyor
Aslında, kış mevsimi yaklaşırken ayıların kış uykusuna yatması gerekir. Fakat, dünya borsalarında tam tersi gerçekleşiyor. Yılın son çeyreğinde borsaları ayılar…
Aslında, kış mevsimi yaklaşırken ayıların kış uykusuna yatması gerekir. Fakat, dünya borsalarında tam tersi gerçekleşiyor. Yılın son çeyreğinde borsaları ayılar basabilir. Gelişmiş Ülke borsaları Eylül’de rekor kayıplardan sonra Ekim’e de tatsız başladı. Satışları hala ABD’de borç tavanı kapışmasına bağlayıp toparlanma bekleyenler var. Velakin, dünyayı daha büyük problemler bekliyor. Yatırımcıların uzun süreli yüksek büyüme ve sıfır faiz üzerine kurulu hayalleri yıkılırken, Noel Baba’nın bu sene hediye yerine kömür getirmesi en olası senaryo.
Pazartesi seansında sert değer kayıpları yaşayan Wall Street’te bu sabah endeks vadeli işlem sözleşmelerinde de satış gözleniyor. Salı sabahı Asya’da Nikkei225 %3 gerileyerek ayı pazarına girdi. Türkiye’nin de dahil olduğu MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar (GOP, Ülkeler = GOÜ) Hisse Endeksi %0.6 düştü. Fakat, Latin Amerika’da ortalama satışlar %1’i aştı.
Dolar Cuma açıklanacak Eylül tarım-dışı istihdamın düşük çıkacağı kaygısıyla 94 kritik direncinin hemen altında. Öte yanda, ABD tahvil getirileri ufak da olsa yeniden yükselişe geçti.
JP Morgan baş stratejisti Marko Kolanovic satış dalgasının geçici olduğunu ifade ediyor. Aynı görüşte olan diğer uzmanlara göre, Covid-19 salgınından çıkış gibi temel gelişmeler ABD Hazinesi’nin 18 Ekim’de temerrüte düşme riskinden daha ağır basacak.
ABD’de Demokratlar ve Cumhuriyetçilerin eninde sonunda borç tavanının yükseltilmesi hususunda uzlaşacağı kesin. Fakat, borsaları bekleyen badireler daha uzun soluklu. Yatırımcılar Evergrande’nin iflası riskini fiyatlıyor, fakat Çin’de uzun soluklu bir yavaşlamayı henüz tam fiyatlamadı. Doğal gaz ve petrol fiyatlarının kış boyunca yüksek seyredip global stagflasyona neden olması da çok önemli bir risk.
Nihayetinde, dünya ekonomisi güç kaybederken Fed başta BoE ve AMB gibi rezerv para merkez bankalarının para arzını yavaşlatması da riskli mali yatırımlar için bir tehdit.
Artık hisse senetlerinde 1.5 yıl süren tılsım bozuldu galiba. Yatırımcıların yeni bir paradigmaya geçildiğini hissettiği görülüyor. Bu yeni paradigma beklenenden daha uzun sürecek bir Covid-19 salgını, parasal sıkılaşmaya geçiş ve stagflasyon üçlüsünden oluşabilir.
En yakın ayı saldırısı ise Kongre borç tavanını yükselttikten sonra başlayabilir. Commerzbank’a göre, halen Dolar Endeksi ederinin altında, çünkü temerrüt fiyatlıyor. Eğer bu engel aşılırsa, doların güvenli liman talebiyle diğer büyük para birimlerine karşı değer kazanması olası. Bu senaryoda, S&P500 karları düşerken, diğer ülke borsalarında dolar bazında karlar düşecek.
Dr. Tuğberk Çitilci / 04-10 Ekim Haftası Genel Değerlendirme ve Strateji
Atilla Yeşilada: Dolar 9.20’yi geçmezse faiz iner mi?
BİST-100 Şirketleri Olası Kur Etkisi